İnsan, çalışma hayatına anlam ve değer katan ve üretim faktörlerinin en özeli olma özelliğine sahip unsurdur. İnsan yani emek dışındaki her üretim faktörü para ile satın alınabilirken emek, niteliğine, yeteneğine, deneyimine bağlı olarak mobilitesi olan bir faktördür. Bu nedenle çalışana ihtiyaç duyan işverenlerin, çalışanların sağlığının ve güvenliğinin iş yerlerinde sağlanması için yapacakları o ülkede insana verilen değeri de gösterecektir. Bu da iş sağlığı ve güvenliği (İSG) faaliyetlerinin aktif olarak uygulanması gerektiği anlamına gelmektedir. Özellikle uluslararası kuruluşlar her alanda insanı korumak düşüncesiyle hareket etmekte, Avrupa Birliği (AB) de insanı merkezine alan bir yapı olarak insan için çalışmalarına devam etmektedir. Türkiye’de bu birliğin içerisinde yer almak istemekte, bu da AB’nin isteklerini yerine getirme çabasını zorunlu kılmaktadır. AB’nin Türkiye adaylığı sürecinde önerilerini sunduğu alanlardan biri de İSG olmuştur. Avrupa Birliği’nin İSG gelişimi ile bu gelişim sonucunda Türkiye’nin aday ülke olması için iç hukukumuza yansıyan düzenlemeleri ve Avrupa Komisyon’unun raporlarında yer alan Türkiye’nin İSG çalışmaları hakkındaki görüşlerini içeren bu çalışmada bilgilerin elde edilmesi için nitel analiz yöntemi olarak kabul edilen belge inceleme yöntemi tercih edilmiştir. Avrupa Komisyonu tarafından her yıl yayınlanan raporlar yazar tarafından İngilizce’den Türkçe’ye çevrilerek betimsel analiz yöntemi ile kapsamlı şekilde yorumlanmıştır. Sonuca bakıldığında ise Türkiye’nin AB’nin istekleri doğrultusunda adımlar attığı ancak bu adımların yeterli olmadığı sonucu tespit edilmiştir.
AB iş sağlığı ve güvenliği Türkiye Avrupa Komisyonu sosyal politika.
The human being is the element that adds meaning and value to working life and is the most special factor of production. While every factor of production other than human beings, can be purchased with money, labor is a factor with mobility depending on its quality, ability and experience. For this reason, what employers who need employees will do to ensure the health and safety of employees in their workplaces will also show the importance that the country attaches to human beings. Especially since international organizations act with the idea of protecting human beings in every field, the EU has developed as a human-centered structure. Since Türkiye wants to be part of this union, it is imperative that it strives to fulfill the EU's wishes. This study, which includes the development of Occupational Health and Safety (OHS) in the European Union, the regulations reflected in Türkiye's domestic law as a result of this development for its candidate country status, and the European Commission's views on Türkiye's OHS efforts in its reports, employs the document analysis method, a qualitative analysis approach, to gather information. The reports published annually by the European Commission were translated from English to Turkish by the author and thoroughly interpreted using the descriptive analysis method. The findings indicate that while Türkiye has taken steps in line with the EU's demands, these steps have been deemed insufficient.
European Union (EU) occupational health and safety Türkiye European Commission social policy.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sosyoloji (Diğer) |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Kasım 2024 |
Gönderilme Tarihi | 27 Haziran 2024 |
Kabul Tarihi | 20 Kasım 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 10 Sayı: 3 |