Bu çalışmada evli kişilerde duygu düzenlemenin evlilik doyumuna etkisinde, öz şefkatin aracı rolü araştırılmıştır. Yüksek düzeyde öz şefkate sahip olan evli kişiler, duygu düzenlemeyi daha etkin bir şekilde kullanarak evlilik doyumunu artırırlar varsayımı üzerine yürütülen bu araştırmada duygu düzenleme becerilerinin evlilik doyumuna etkisi ve bu etkide öz şefkatin aracı rolü incelenmek istenmiştir. Araştırma, Türkiye’de yaşayan 17-61 yaş aralığında evli ve en az lise mezunu 207 kadın, 193 erkek katılımcı ile gerçekleştirilmiştir. Çalışmada kullanılan veriler Demografik Bilgi Formu, Evlilik Doyum Ölçeği (EDÖ), Bilişsel Duygu Düzenleme Ölçeği (BDDÖ) ve Öz Şefkat Ölçeği (ÖŞÖ) aracılığı ile toplanmıştır. Değişkenler arasında basit regresyon analizi yürütülmüştür. Analizden elde edilen bulgulara göre duygu düzenleme becerileri uyumlu stratejileri; evlilik doyumunu ve öz şefkati pozitif yönde ve anlamlı düzeyde yordarken uyumsuz stratejilerin ise; evlilik doyumunu ve öz şefkati negatif yönde anlamlı düzeyde yordadığı sonucuna ulaşılmıştır. Sonuç olarak duygu düzenleme becerilerinin her iki boyutu içinde öz şefkat denkleme eklendiğinde bağımlı değişkeni anlamlı düzeyde yordayan bağımsız değişkenin yordayıcı etkisi anlamlılığını yitirmiştir. Sonuç itibariyle öz şefkatin duygu düzenleme becerileri ve evlilik doyumu arasında tam aracı değişken olma özelliği taşıdığı bulgusuna ulaşılmıştır. Tüm bu bulgular ilgili literatür ışığında tartışıldıktan sonra araştırmacılara ve uygulayıcılara önerilerde bulunulmuştur.
In this study, the impact of emotion regulation on marital satisfaction in married individuals and the mediating role of self-compassion were investigated. It was assumed that married individuals with high levels of self-compassion would use emotion regulation more effectively to increase marital satisfaction. The study was conducted with 207 female and 193 male participants aged between 17-61 who were married and had at least a high school diploma, living in Turkey. The data collection tools used in the study were the Demographic Information Form, the Marital Satisfaction Scale (MSS), the Cognitive Emotion Regulation Scale (CERS), and the Self-Compassion Scale (SCS). Simple regression analysis was applied between variables. According to the analysis results, adaptive emotion regulation strategies positively and significantly predicted marital satisfaction and self-compassion, while maladaptive strategies negatively and significantly predicted marital satisfaction and self- compassion. As a result, when self-compassion was added to the equation for both dimensions of emotion regulation, the predictive effect of the independent variable that predicted the dependent variable at a significant level was lost. Therefore, it was found that self-compassion had the characteristic of a full mediator between emotion regulation skills and marital satisfaction. After discussing all these findings in the light of relevant literature, suggestions were made for researchers and practitioners.
Married Individuals Marital Satisfaction Self Compassion Emotion Regulation
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 30 Ağustos 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ağustos 2023 |
Gönderilme Tarihi | 20 Nisan 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 10 Sayı: 22 |
MAKALE DEĞERLENDİRME SÜRECİ
Yazar tarafından gönderilen bir makale, gönderim tarihinden itibaren 10 gün içinde dergi sekreteri tarafından makalenin, telif sözleşmesinin ve benzerlik raporunun (Turnitin programı) eksiksiz ve düzgün bir şekilde gönderilip gönderilmediği yönünden incelenir. İstenilen bu dosyalar eksiksiz ve düzgün bir şekilde gönderilmiş ise makale; ikinci aşamada derginin yayın çizgisine uygun olup olmadığı yönünden değerlendirilir. Bu süreçte makale yayın çizgisine uygun değilse yazara iade edilir. Makale yayın çizgisine uygun ise şablona uygun bir şekilde gönderilip gönderilmediği yönünden değerlendirilir. Şayet makale şablona uyarlanıp gönderilmemiş ise değerlendirme sürecine alınmaz. Bu süreçte yazarın derginin belirlediği şartlara uygun bir şekilde sisteme makale yüklemesi beklenir. Makale şablona uygun bir şekilde hazırlanıp gönderilmiş ise son aşamada makale derginin yayın ilkeleri, yazım kuralları, öz, abstract, extented abstract, kaynakça gösterimi vb. yönlerden incelenir. Bu ayrıntılarda makalede bir sorun varsa yazarın bu hususları tamamlaması istenir ve verilen süre içerisinde eksiksiz bir şekilde yeniden makaleyi göndermesi istenir.
Tüm bu aşamaları geçen makale, editör tarafından bilimsel yeterliliğinin denetlenmesi amacıyla ikinci 7 günlük süre içerisinde çalışmaya uygun iki hakeme değerlendirmeleri için gönderilir. Hakemlerin değerlendirme süreleri 15 gündür. Bu süre zarfında hakemlik görevini tamamlamayan bir hakem olursa ilgili hakeme değerlendirmeyi tamamlaması için 7 günlük ek süre verilebilir. Bu süre zarfında hakem görevini yerine getirmezse yerine yeni bir hakem ataması yapılır. En az iki hakemden gelen raporlar olumlu ise makale yayın aşamasına alınır. Hakem raporlarından birisi olumlu diğeri olumsuz ise makale üçüncü bir hakeme gönderilir. Üçüncü hakem raporu da olumsuz ise makale ret edilir. Üçüncü hakemin değerlendirmesi olumlu ise makaleyle ilgili hakem raporları dergi alan editörlerinden oluşan Editörler Kurulu tarafından incelenir. Makalenin yayınlanmasıyla ilgili nihai karar alan editörlerinden oluşan Editörler Kurulu tarafından verilir. Hakem raporlarının yetersiz ve tatmin etmekten uzak olması veya İngilizce editör tarafından abstract ve extented abstract’ın yetersiz görülmesi hallerinde de yine makaleyle ilgili son karar Editörler Kurulu tarafından verilir. Tüm bu aşamalardan geçen bir makale en yakın sayıya yayınlanmak üzere eklenir. İlgili sayıda yer kalmaması halinde makalenin yayımı bir sonraki sayıya kaydırılır. Bu durumda ve tüm değerlendirme sürecinde yazar isterse makalesini geri çekme hakkına sahiptir. Ancak bu durumu dergiye bildirmesi gerekir. Makale gönderim tarihinden makalenin yayına kabul tarihine kadar tüm bu işlemler için ortalama 3 aylık bir süre öngörülmektedir.