Bu makale, NATO'nun 2011 yılında Libya'ya gerçekleştirdiği sınırlı askeri müdahalenin ülkedeki siyasal istikrar ve göç dinamikleri üzerindeki etkilerini eleştirel bir bakış açısıyla incelemektedir. Arap Baharı'nın etkisiyle Libya’ya yayılan toplumsal hareketlerin Kaddafi rejiminin devrilmesiyle sonuçlanmasının ardından Libya, bölgesel bir göç krizinin merkezi haline gelmiştir. Çalışma, NATO’nun "Koruma Sorumluluğu" doktrini doğrultusunda gerçekleştirdiği müdahalenin, Libya'da uzun süreli bir otorite boşluğuna, siyasi istikrarsızlığa ve insan hakları ihlallerine neden olduğunu öne sürmektedir. NATO müdahalesinin ardından Libya'da ortaya çıkan otorite boşluğu, Libya'nın Sahra Altı Afrika ve Ortadoğu'dan Avrupa'ya yönelen düzensiz göç akışları için stratejik bir geçiş noktası olmasına yol açmış; insan kaçakçılığı, modern kölelik ve cinsel istismar gibi insan hakları ihlalleri artmıştır. Bu bağlamda bu makale kapsamında "NATO'nun 2011 yılında Libya'ya yönelik gerçekleştirdiği sınırlı askeri müdahale, Libya'nın istikrarsızlaşmasına ve uluslararası göç krizinin derinleşmesine ne ölçüde veya nasıl etkide bulunmuştur?" araştırma sorusuna cevap aranmış ve Libya örneğini ele alınarak dışarıdan yöneltilen sınırlı askeri müdahalelerin siyasi istikrar ve zorunlu göçler üzerindeki etkisini arttırdığı hipotezi test edilmiştir. Ayrıca, NATO'nun sınırlı askeri müdahalesiyle hedeflenen istikrarın sağlanamaması ve Libya’nın başarısız devlet statüsüne gerilemesi, bu çalışmada müdahale politikalarının etkilerini anlamak için analiz edilmiştir.
2011 Libya Askeri Müdahalesi NATO Koruma Sorumluluğu Göç İnsani Kriz
This article critically analyses the effects of NATO's limited military intervention in Libya in 2011 on political stability and migration dynamics in the country. Libya became the centre of a regional migration crisis after the social movements that spread to Libya under the influence of the Arab Spring resulted in the overthrow of the Gaddafi regime. The study argues that NATO's intervention in line with the "Responsibility to Protect" doctrine led to a prolonged vacuum of authority, political instability and human rights violations in Libya. The vacuum of authority that emerged in Libya after the NATO intervention led Libya to become a strategic transit point for irregular migration flows from Sub-Saharan Africa and the Middle East to Europe, and human rights violations such as human trafficking, modern slavery and sexual exploitation increased. In this context, this article seeks to answer the research question "To what extent or how did NATO's limited military intervention in Libya in 2011 cause to the destabilisation of Libya and deepen the international migration crisis?" and taking the case of Libya as an example, the hypothesis that military interventions increase the impact on political stability and forced migration is tested. Moreover, the failure of NATO's limited military intervention to achieve the targeted stabilisation and Libya's regression to the status of failed state is analysed in this study to understand the effects of intervention policies.
2011 Military Intervention in Libya NATO Responsibility to Protect Migration Humanitarian Crisis
| Birincil Dil | Türkçe |
|---|---|
| Konular | Uluslararası İlişkiler (Diğer) |
| Bölüm | Tüm Sayı |
| Yazarlar | |
| Yayımlanma Tarihi | 31 Ağustos 2025 |
| Gönderilme Tarihi | 21 Kasım 2024 |
| Kabul Tarihi | 1 Ağustos 2025 |
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 12 Sayı: 28 |
MAKALE DEĞERLENDİRME SÜRECİ
Yazar tarafından gönderilen bir makale, gönderim tarihinden itibaren 10 gün içinde dergi sekreteri tarafından makalenin, telif sözleşmesinin ve benzerlik raporunun (Turnitin programı) eksiksiz ve düzgün bir şekilde gönderilip gönderilmediği yönünden incelenir. İstenilen bu dosyalar eksiksiz ve düzgün bir şekilde gönderilmiş ise makale; ikinci aşamada derginin yayın çizgisine uygun olup olmadığı yönünden değerlendirilir. Bu süreçte makale yayın çizgisine uygun değilse yazara iade edilir. Makale yayın çizgisine uygun ise şablona uygun bir şekilde gönderilip gönderilmediği yönünden değerlendirilir. Şayet makale şablona uyarlanıp gönderilmemiş ise değerlendirme sürecine alınmaz. Bu süreçte yazarın derginin belirlediği şartlara uygun bir şekilde sisteme makale yüklemesi beklenir. Makale şablona uygun bir şekilde hazırlanıp gönderilmiş ise son aşamada makale derginin yayın ilkeleri, yazım kuralları, öz, abstract, extented abstract, kaynakça gösterimi vb. yönlerden incelenir. Bu ayrıntılarda makalede bir sorun varsa yazarın bu hususları tamamlaması istenir ve verilen süre içerisinde eksiksiz bir şekilde yeniden makaleyi göndermesi istenir.
Tüm bu aşamaları geçen makale, editör tarafından bilimsel yeterliliğinin denetlenmesi amacıyla ikinci 7 günlük süre içerisinde çalışmaya uygun iki hakeme değerlendirmeleri için gönderilir. Hakemlerin değerlendirme süreleri 15 gündür. Bu süre zarfında hakemlik görevini tamamlamayan bir hakem olursa ilgili hakeme değerlendirmeyi tamamlaması için 7 günlük ek süre verilebilir. Bu süre zarfında hakem görevini yerine getirmezse yerine yeni bir hakem ataması yapılır. En az iki hakemden gelen raporlar olumlu ise makale yayın aşamasına alınır. Hakem raporlarından birisi olumlu diğeri olumsuz ise makale üçüncü bir hakeme gönderilir. Üçüncü hakem raporu da olumsuz ise makale ret edilir. Üçüncü hakemin değerlendirmesi olumlu ise makaleyle ilgili hakem raporları dergi alan editörlerinden oluşan Editörler Kurulu tarafından incelenir. Makalenin yayınlanmasıyla ilgili nihai karar alan editörlerinden oluşan Editörler Kurulu tarafından verilir. Hakem raporlarının yetersiz ve tatmin etmekten uzak olması veya İngilizce editör tarafından abstract ve extented abstract’ın yetersiz görülmesi hallerinde de yine makaleyle ilgili son karar Editörler Kurulu tarafından verilir. Tüm bu aşamalardan geçen bir makale en yakın sayıya yayınlanmak üzere eklenir. İlgili sayıda yer kalmaması halinde makalenin yayımı bir sonraki sayıya kaydırılır. Bu durumda ve tüm değerlendirme sürecinde yazar isterse makalesini geri çekme hakkına sahiptir. Ancak bu durumu dergiye bildirmesi gerekir. Makale gönderim tarihinden makalenin yayına kabul tarihine kadar tüm bu işlemler için ortalama 3 aylık bir süre öngörülmektedir.