Çoğunlukla 21’inci kromozomdaki trisomiden kaynaklanan ve genetik bir bozukluk olan down
sendromunun, farklı düzeylerde zihinsel ve gelişimsel yetersizliklere neden olduğu bilinmektedir.
Down sendromu bireylerin farklı şekillerde öğrenme yeteneklerini etkilemekte ve bireysel
farklılıklar olmakla birlikte, yaşamları boyunca yeteneklerini geliştirmelerine engel teşkil etmemektedir.
Ancak ne yazık ki toplumda ve hatta down sendromlu çocuk sahibi olan ailelerde
bile, çocukların sosyalleşme ve çalışma süreçlerine ilişkin olumlu olmayan bir tutum geliştirdikleri,
çoğu toplumsal önyargı ile geliştirilmiş olan bir içe kapanış süreçlerinin yaşanmakta
olduğu gözlemlenmektedir. Oysaki down sendromlu bireyler, kendilerine sağlanan fırsatlar ve
desteklerle kendi toplumunun değerli birer üyesi olarak yaşamlarına devam etmektedirler. Bu
gerçekten hareketle bu çalışmanın hareket noktasını, down sendromlu bireylerin yaşam ve çalışma
koşullarına ilişkin bir belgesel filmin, izleyiciler tarafından nasıl anlamlandırıldığının ortaya
konulması oluşturmaktadır.
Bu çalışma, Alımlama Estetiği kuramından temellenerek, Gökkuşağına Dokunmak adlı belgesel
filmin izleyiciler tarafından nasıl anlamlandırıldığını ortaya koyma çabası taşımaktadır. Çalışmanın
evrenini, kendisi Down Sendromlu olmayan ve down sendromlu yakını olmayan bireyler
oluşturmaktadır. Bu evrenden, çalışmaya gönüllü katılmak isteyen bireyler arasından rastsal yolla
seçilen 14 kişi ile derinlemesine görüşme yapılmıştır. Çalışma sonucunda, belgesel filmi, izleyicilerin
filmi alımlama, algılama ve yorumlama biçimleri ortaya konulmaya çalışılmış; ayrıca filmin
izleyicilerin konuya ilişkin bilgi ve farkındalık düzeyinde olumlu yönde bir dönüşüm yarattığı
sonucuna ulaşılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Kasım 2018 |
Gönderilme Tarihi | 13 Ağustos 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Cilt: 1 Sayı: 2 |
Akdeniz Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi (AKSOS)