Siverek Karakeçilerine dair ulaşılabilen erken dönem malumat, 15. yüzyılda Akkoyunlu Uzun Hasan adına kaleme alınan Kitab-ı Diyarbekriyye adlı eserden alınmaktadır. Aşirete ve alt kollarına dair iktisadî ve çeşitli kayıtlar, tahrir ve ahkam defterlerinde bulunmaktadır. 16. asırda Milli Aşireti’ne mensub Milli Akkeçili ve Milli Karakeçili olarak tasnif edilmiştir. Sultan II. Abdülhamid döneminde 1903 senesinde basılı bir risaleden Karakeçilerle ilgili yeni bilgilere ulaşılmaktadır. Risalede Özbek diyarından geldikleri belirtilen aşiretin anıldıkları aile adları, meskûn mahalleri, yüklendikleri vazife ve işlevlerle ilgili bilgiler yer almaktadır. Karakeçi Aşireti’nin Urfa kolu ise, 19. ve 20. yüzyıllarda kendisine bağlı birçok kabileyle Siverek Sancağı’nda yaşamaktaydı. Risalede, anılan Özbek Karakeçilerinin Siverek Karakeçileriyle bağlantılarına dair bir bilgi yoktur. Bununla birlikte Siverek Karakeçilerine bağlı kabileler de tarih boyunca Anadolu’nun çeşitli mahallerinden Siverek mıntıkasına gelerek Karakeçi kimliği etrafında birleşmişlerdir. Birlik etrafında oluşan güç temerküzü ve konfor alanı Karakeçilik mensubiyetine doğru akışkan olarak tavsif edilen bir kimliğin benimsenmesini sağlamıştır. Aşiret, 19. yy. sonlarında 45 ve 46 numaralı iki alayla Hamidiye Süvari alaylarına katılmışlardır. Aşiretin Hamidiye devlet zırhına bürünmesiyle çevre aşiretlerle aralarındaki problemler askeri kimlikleriyle girift bir hale dönüşmüştür. Siverek ve çevresindeki asayişin hükümete akseden yönü, mahallin hazineye katkısının kesintiye uğramasının engellenmesidir. Bu sebeple Hükümet, çatışan aşiretler arasında ılımlı bir siyasetle barışçıl çözümler üretmeye çabalamıştır.
The early information about the Siverek Karakechi is taken from the book called Kitab-ı Diyarbakriyye, which was written in the name of Akkoyunlu Uzun Hasan in the 15th century. Economic and various records related to the tribe and its sub-branches are found in the tahrir and ahkam books. In the 16th century, the members of the Milli Tribe were classified as Milli Akkechili and Milli Karakechili. During the reign of Sultan Abdulhamid II, new information about Karakechi is obtained from a pamphlet published in 1903. In the treatise, there is information about the family names of the tribe, which is stated to have come from the Uzbek land, the residential areas in Anatolia, the duties and functions they have undertaken. The Urfa branch of the Karakechi Tribe lived in the Siverek Sanjak with many tribes affiliated to it in the 19th and 20th centuries. However, there is no information in the treatise about the connections of the mentioned Uzbek Karakechis with the Siverek Karakechis. However, throughout history, it has been determined that the tribes affiliated to the Siverek Karakechi came to the Siverek region from various parts of Anatolia and united around the Karakechi identity. Concentration of power and comfort area formed around the union ensured the adoption of an identity described as fluid towards Karakechi affiliation. At the end of the 19th century, the tribe joined the Hamidiah Cavalry regiments with two regiments numbered 45 and 46. The Karakechi Tribe put on the Hamidiah state armor and used their military identity as an advantage in the problems between them and the opposition tribes. The aspect of the security in and around Siverek that reflects on the government is that the contribution of the locality to the treasury is prevented from being interrupted. For this reason, the government has tried to produce peaceful solutions with a moderate policy among the conflicting tribes.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Arkeoloji Bilimi |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 29 Aralık 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2023 |
Kabul Tarihi | 14 Eylül 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 |
Anemon Muş Alparslan Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.