“Insanity” is a notion which has existed since the First Age as a neutral concept; but transformed into “mind’s negative form” within the framework of it’s interaction with the transformation of capitalist form of organization in Europe after the 17. and 18. centuries, narratives like modernity, enlightenment, and rationalization. Research conducted on insanity points to this transformation process of its understanding. Insanity’s position in the confinement-power mechanism occurs as a research problem that is as important as the notion itself. Mental Hospitals are spatial construction practices in which the transformation of insanity, and reclamation, power relationship can be seen through a standardized everyday life practice. From this perspective, the place is the observation tower of all these relations. In this study, insanity and insanity-confinement relations were defined by Foucault’s assessment. Then an evaluation on the relationship between place-everyday life was made by examining mental hospitals shown in “STORAGE: Life in Mental Hospital” through Lefebvre’s, and Harvey’s thoughts on place-everyday life. However, through the qualitative research method and discourse analysis technique, the aim is to examine the inherent and external establishment of power in mental hospitals as a social space, and the discourse and communication styles they produce, through the documentary film. As a result of the employee, structure, and action in the context of power and communication; It was concluded that it was visible in three main axes: "spatial arrangement", "daily life routine" and "hospital practices".
İlk Çağ’dan bu yana; özellikle 17. ve 18. yüzyıldan itibaren Avrupa’da kapitalist örgütlenme biçimi, modernite, aydınlanma ve rasyonelleşmenin bir sonucu olarak “delilik” kavramı, “akıl ile negatif karşıtlığı” ekseninde kurularak yeniden inşa edilen bir kavramdır. Bu açıdan, delilik olgusunun toplumsal, kültürel, siyasal, iktisadi, sembolik ve mekânsal kavranışındaki dönüşüm süreci ile iktidar mekanizmasıyla ilişkilenme formları da farklılaşmaktadır. Bir toplumsal sınır deneyimi kuran, “kapatılma” ve “ıslah” sürecini mekânsal, sosyo-kültürel denetim ve stigma yoluyla meşrulaştıran akıl hastaneleri; iktidarın bu alan ve deneyimi üzerinde inşa ettiği gündelik yaşam ve iletişim pratiğini görünür kılan sosyolojik bir inceleme alanı olarak değerlendirilebilir. Bu çalışmanın amacı; delilik, kapatılma, akıl hastaneleri, mekan, gündelik yaşam ve iktidar kavramlarını Foucault, Lefebvre ve Harvey’in kuramsal eksenlerinden hareketle tartışmak; nitel araştırma yöntemi ve söylem analizi tekniği yoluyla, “DEPO: Akıl Hastanesinde Hayat” belgesel filmi üzerinden toplumsal bir mekan olarak akıl hastanelerinde iktidarın içkin ve dışsal kuruluşunu, ürettiği söylem ve iletişim biçimlerini incelemektir. Çalışanın sonucunda iktidarın ve iletişimi bağlamında yapı ve eylemin; “mekânsal dizilim”, “gündelik yaşam rutini”, “hastane uygulamaları” olmak üzere üç ana eksende görünür olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İletişim Sosyolojisi |
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 18 Ekim 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 10 Sayı: 4 |