İş yaşamında çalışanların karşılaştıkları zorluklar bazen onları işten ayrılmak yerine sessiz istifaya yöneltebilir. Sessiz istifa çalışanın işten ayrılmak istemesine rağmen işten ayrılmayıp işini asgari düzeyde yapmaya devam etmesi durumudur. Çalışan işten ayrılmak istediğini açıkça ifade etmek yerine daha az sorumluluk almayı tercih etmekte ve işyerindeki tutum ve davranışlarında değişikliklere gitmektedir. Sessiz istifanın yaşandığı örgütlerde çalışan bağlılıklarında ve verimliliklerde azalmalar yaşanmaktadır. Sessiz istifa son yıllarda örgütsel davranış alanında gündemde olmaya başlayan konular arasında yer almaktadır. Bu çalışmanın amacı giderek popüler olmaya başlayan sessiz istifa kavramının temelini araştırmak, sessiz istifaya neden olan unsurları ortaya koymak ve sesiz istifanın çalışan ve örgüt açısından sonuçlarını ele almaktır. Bununla birlikte bu çalışmanın çalışanların sessiz çığlıklarına ses olabileceği ve örgütsel krizlerin önlenebilmesine katkı sağlayacağı ümit edilmektedir.
Çalışma bilimsel etik ilkelere bağlı kalınarak hazırlanılmıştır. Bilimsel Etik Kurulu İznine tabi değildir.
The difficulties faced by employees in business life can sometimes lead them to quiet quitting instead of resigning from their jobs. Quiet quitting is a situation in which an employee does not resign from his/her job even though he/she wants to leave his/her job, but continues to do his/her job at a minimum level. The employee prefers to take less responsibility and changes his/her attitudes and behaviors in the workplace instead of expressing his/her desire to resign. In organizations where quiet quitting is experienced, there are decreases in employee loyalty and productivity. Quiet quitting is one of the topics that have been on the agenda in the field of organizational behavior in recent years. The aim of this study is to investigate the basis of the increasingly popular concept of quiet quitting, to reveal the factors that cause quiet quitting, and to address the consequences of quiet quitting for the employee and the organization. In addition, it is hoped that this study will give voice to the silent cries of employees and contribute to the prevention of organizational crises.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | İşletme |
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ağustos 2024 |
Gönderilme Tarihi | 20 Haziran 2024 |
Kabul Tarihi | 20 Temmuz 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 11 Sayı: 3 |