Günümüzde
insanlar gittikçe daha fazla kentsel alanlarda yaşama eğilimi
göstermektedirler. Kentteki yaşam kalitesini olumsuz etkileyen temel
faktörlerin başında gürültü gelmektedir. Gürültü, fazla sestir ve kirlilik
oluşturabilmektedir. Gürültü, insanlar üzerinde çeşitli rahatsızlıklara sebep
olabilmektedir. Gürültüye sebebiyet verilmesi bu yönü ile toplumsal düzeni
bozan bir olay olarak hukuk kurallarının düzenleme alanı içine girmektedir.
Hukuk düzenimiz içinde Çevre Kanunu ve Kabahatler Kanunu ile gürültüye neden
olma kişilerin huzur ve sükûnunu, beden ve ruh sağlığını bozacak nitelikte ise,
bir idari suç veya kabahat olarak nitelendirilerek idari yaptırıma
bağlanmıştır. Gürültüye neden olma adli bir suç niteliğinde Türk Ceza Kanununda
topluma karşı suçlar kategorisinde yer alan bir suç tipi olarak, insanların
sağlığını bozucu bir etki yaratmışsa ceza mahkemelerince hapis ve adli para
cezası ile yaptırıma bağlanmıştır. Bu çalışmada, kentsel yaşamı bozucu bir
etken olarak gürültü ele alınarak gürültü kirliğine dönük mevzuat politika
oluşturma açısından incelenmiş ve kirliliğe karşı başvurulabilecek hukuksal
yollar tartışılmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makale |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 23 Eylül 2019 |
Gönderilme Tarihi | 31 Mayıs 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 ASSAM ULUSLARARASI HAKEMLİ DERGİ 13. ULUSLARARASI KAMU YÖNETİMİ SEMPOZYUMU BİLDİRİLERİ ÖZEL SAYISI |
ASSAM-UHAD Nisan ve Kasım aylarında yayınlanan süreli ve elektronik basımı yapılan, uluslararası indeksli hakemli bir dergidir.