The historical transformation of the ideal of the individual, which is one of the most important events of the modern age, has found expression in art as well as in many fields. The history of urbanization and consumption phenomena, which are dating back to the modern age, still maintains its existence in art with a critical attitude. It can be said that urbanization and consumption have great effects both on the individual and in daily life. The increasing circulation of consumption objects in our age is a common trend in which the individual resorts to consumption in search of happiness. Reducing desires and happiness to the limits of consumption culture; transforms the individual into data in the consumption spiral of the market. In this context, situations such as the change of social and family relations, devaluation of individual life, the appreciation of objects, and the isolation of the individual occur.
This article aims to discuss the emotional tension experienced by the individual through examples from contemporary art, which examines the urban and consumption phenomena. It is discussed by considering the different approaches of the artists to the problems experienced by the individual in the face of the changing conditions of the age.
Modern çağın en önemli olgularından biri olan birey idealinin tarihsel olarak dönüşümü, birçok alanda olduğu gibi sanat alanında da ifade bulmuştur. Kentleşme ve tüketim olgularının modern çağa dayanan tarihi, sanatta halen eleştirel bir tavırla varlığını sürdürmektedir. Kentleşme ve tüketim kültürünün, hem bireyin dönüşümünde hem de gündelik yaşamda etkilerinin büyük olduğu söylenebilir. Çağımızın tüketim nesnelerinin artan dolaşımı, bireyin mutluluk arayışında tüketime başvurduğu yaygın bir eğilim olarak karşımıza çıkmaktadır. Arzuların ve mutluluğun tüketim kültürünün sınırlarına indirgenmesi; bireyi piyasanın tüketim sarmalı içinde bir veriye dönüştürmektedir. Bu bağlamda sosyal ve aile ilişkilerinin değişimi, bireysel yaşamı değersizleştirirken nesnelerin değer kazanması ve bireyin yalnızlaşması gibi durumlar ortaya çıkmaktadır.
Bu makalede, bireyin yaşadığı duygusal gerilimin kent ve tüketim fenomenleri çerçevesinde, çağdaş sanatta örnekler üzerinden irdelenmesi amaçlanmaktadır. Ele alınan sanatçılar, çağın değişken koşulları karşısında bireyin yaşadığı sorunlara farklı yaklaşımları göz önünde bulundurularak tartışılmaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Ekim 2021 |
Gönderilme Tarihi | 9 Ağustos 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 27 Sayı: 47 |
Etik kurallarla ilgili maddelerin uygulanması konusunda etik kurul izni gerektiren çalışmalar için izinlerin alınıp, izinle ilgili bilgilere makalede yer verilmesi hususu kriterlere eklenmiştir. Bu doğrultuda dergimize gönderilen ve aşağıda belirtilen koşullara uyan makaleler için Etik Kurul İzni alınması gerekmektedir.
• Anket, mülakat, odak grup çalışması, gözlem, deney, görüşme teknikleri kullanılarak katılımcılardan veri toplanmasını gerektiren nitel ya da nicel yaklaşımlarla yürütülen her türlü araştırmalar.
Ayrıca;
• Başkalarına ait ölçek, anket, fotoğrafların kullanımı için sahiplerinden izin alınması ve belirtilmesi,
• Kullanılan fikir ve sanat eserleri için telif hakları düzenlemelerine uyulduğunun belirtilmesi gerekmektedir.