Türkçe bir kelime olan tuyug, “şarkı söyleme, övme, kapalı ve cinaslı
söz söyleme” anlamındadır. Tuyug, Türk halk edebiyatı ürünü olan
maninin ruba’i şeklini almış halidir. Aruzun kısa “Fâ’ilâtün, fâ’ilâtün,
fâ’ilün” kalıbıyla yazılır ve 11’li hece vezni kullanılır. Kafiyeleri ise
cinaslı kelimelerden seçilir. Çoğunlukla Çağatay ve Azeri edebiyatında
görülür. Özellikle Ali Şir Nevâ’î bu nazım şeklinin kurallarını yazıya
geçirmiş ve Türk şairlerini tuyug yazmaya teşvik etmiştir. Türk şairlerinin,
Farsça şiir yazma heveslerinden dolayı belirli Türk sahalarında ve sınırlı
sayıda şairlerce kullanılan tuyug, mahalli bir nazım şekli olarak kalmış ve
yazıldığı coğrafya ve dönemlerin özelliklerini aksettirebilmiştir.
Dolayısıyla “Tuyug” yazılan Çağatay sahası, Azeri sahası ve Anadolu
sahası şairlerinde, şekil ve içerik olarak farklılıklar görülmektedir. Eğer
tuyug nazım şekli, Türk klasik şiirinin en olgun ve zirvede dönemi olan
XVI ve XVII. yüzyıl şairleri tarafından kullanılmış olsaydı, pek çok
problem ortadan kalkmış olacak ve diğer klasik nazım şekilleri kadar,
Divan edebiyatındaki yerini almış olacaktı.
Birincil Dil | tr; en |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Şubat 2010 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2008 Cilt: 15 Sayı: 37 |