The Republic of Turkey, since its establishment, has attached great importance to the trust of mutual friendship based on equality in international relations. Turkey had a transitional location among the continents of Europe, Asia, and Africa. Therefore, Turkey was a Balkan country, a Caucasian country, as well as a Middle Eastern country. This static and unchanging factor has forced Turkey, since its establishment, to establish relations with its border neighbors on common problems and issues. In this context, one of the policies followed by Turkey was to ensure the establishment of relations with its border neighbor Iran. During the early republican period, the goals and interests of Turkey and Iran in external politics were consistent. With this process, it is seen that a new era began in the relations of the two neighboring countries.
The official relations between Turkey and Iran, which began in 1922, took a new direction on 29 July 1925 with the appointment of Memduh Şevket (Esendal) Bey, who was moderate and artistic, as ambassador to Tehran. This study aims to examine Memduh Şevket Bey’s, who served as ambassador in Tehran between 1925 and 1930, efforts to initiate the relations that served the legal basis for Turkish-Iranian rapprochement, and the reflection of his efforts on resolving the unresolved border problems of the two neighboring countries.
Öz
Türkiye Cumhuriyeti, kuruluşundan itibaren uluslararası ilişkilerde eşitliğe dayanan karşılıklı dostlukların tesisine büyük önem verdi. Türkiye konumu dolayısıyla, Avrupa, Asya ve Afrika kıtaları arasında bir geçiş özelliği arz ediyordu. Dolayısıyla Türkiye, bir Balkan, bir Kafkas ülkesi olduğu gibi, aynı zamanda bir Orta Doğu ülkesiydi. Bu durağan ve değişmez faktör, Türkiye’yi daha kuruluşundan itibaren sınır komşularıyla ortak sorunlar ve konular üzerinde ilişki kurmaya zorladı. Bu bağlamda Türkiye’nin takip ettiği politikalardan biri de sınır komşusu İran ile ilişkilerin tesisini sağlamaktı. Erken Cumhuriyet döneminde Türkiye ve İran’ın yürüttüğü harici siyasetteki gayeleri ve menfaatleri uyuşmaktadır. Bu süreçle birlikte komşu iki ülkenin ilişkilerinde yeni bir dönemin başladığı görülmektedir.
1922’de başlayan Türkiye-İran resmi ilişkileri, 29 Temmuz 1925’te ılımlı ve sanatkâr yaradılışlı Memduh Şevket (Esendal) Bey’in Tahran Büyükelçisi olarak atanmasıyla yeni bir yön kazanmıştır. Bu çalışmada, 1925-1930 yılları arası Tahran Büyükelçiliği görevini ifa eden Memduh Şevket Bey’in, Türk-İran yakınlaşmasına hukuki zemin teşkil edecek münasebetleri başlatması yanında, komşu iki ülkenin halledilemeyen sınır problemlerinin giderilmesi yönündeki gayretlerinin Türkiye-İran ilişkilerine yansıması irdelenmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 5 Eylül 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Sayı: 72 |