In the early Turkic period, the term ordug/ortug designated the political centre regarded as the state capital, where the khagan resided in the company of high-ranking officials and military commanders. Among these centres, Kuz-Ordug, situated in the region of present-day Balasagun in Kyrgyzstan, assumed particular significance as the capital of the western wing of the Turkic Khaganate and its successors during the seventh and eighth centuries. The site, identified today with Balasagun/Tokmok, re-emerged under the name Boylasagun/Boylasangun as a capital during the era of the Ötüken Uighur Khaganate, thus underscoring its continuing strategic and symbolic importance. From the mid-nineteenth century onwards, the settlement attracted the attention of Russian scholars and travellers, marking the beginning of systematic scholarly engagement with its remains. More extensive archaeological campaigns conducted in the 1950s revealed that this former centre of Turkic sovereignty encompassed an area of approximately 30 km². Excavations carried out at Kuz-Ordug/Balasagun/Ak-Beshim to the present day have brought to light substantial evidence of urban organisation, including fortification walls demarcating the city’s boundaries, burial grounds, the inner citadel housing the ruler’s tent, a Buddhist temple, coinage, domestic artefacts, and ornamented sections of residential quarters. These findings not only illuminate the political and cultural role of Balasagun within the early Turkic world but also contribute to wider debates on urbanism and state formation in Central Asia.
Eski Türkler’de “ordug / ortug” devletin başkenti olarak bilinen bir yer olup; kagan ve beraberindeki devlet kişileri ve komutanlar burada bulunurlardı. Kuz-ordug, lokasyon olarak Kırgızistan’da bugünki Balasagun yöresinde VII-VIIIinci yüzyıllarda Türk Kaganlığı’nın batı kanadına ve ardıllarına başkentlik yaptığı bilinen bir konuşlanma yeridir. Bugün burası Balasagun / Tokmok’tur. Boylasagun / Boylasangun adı ile Ötüken Uygur Kaganlığı döneminde yine başkent olmuştur. Bu tarihi yerleşim alanı XIX’uncu yüzyılın ortalarından itibaren Rus bilim adamları ve araştırmacılarının ilgi alanına girmiştir. 1950’li yıllarda daha kapsamlı yapılan araştırmalar sonucunda bu eski Türk hükümranlık merkezinin 30 km2 gibi bir alanı kapladığı anlaşılmıştır. Günümüze kadar yapılan Kuz ordug / Balasagun / Akbeşim arkeolojik kazılarında, kent ve kentin sınırlarını meydana getiren surlar, mezarlık alanı, hükümdar otağının yer aldığı iç kale, Budist tapınağı, sikkeler, gündelik eşya ve konut bölümleri süslemeleri vs. bulunmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türk Kültür Tarihi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 17 Ağustos 2025 |
Yayımlanma Tarihi | 17 Ekim 2025 |
Gönderilme Tarihi | 2 Aralık 2024 |
Kabul Tarihi | 17 Ağustos 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 12 Sayı: 4 |