Uluslararası doğrudan yatırımlardan doğan uyuşmazlıkların tahkim yoluyla çözümlenmesi konusu, enerji sektöründeki altyapı yatırımlarının gerçekleştirilmesi ve işletilmesi bağlamında, 1990‟lı yılların ortalarından bu yana ülke gündemini yoğun biçimde etkilemiştir. Uzun tartışmalar sonucunda, 1999 yılındaki Anayasa değişiklikleri üzerinden uluslararası tahkimin çok geniş bir kapsam dahilinde uygulanabilmesinin önü açılmıştır. Öte yandan, YKTK andlaşmaları üzerinden yatırım tahkimine cevaz veren uygulamalar ise Anayasa değişiklikleri öncesinde ve sonrasında devam edegelmektedir. Ne var ki, bütün bu süreçte uluslararası tahkime yönelik uygulamanın ortaya çıkarması olası sonuçların ve bu bağlamdaki ciddi eleştirilerin dikkatlerden uzak kaldığı da söylenebilir. Oysa, uluslararası literatürde bu konuya ilişkin önemli uyarılarda bulunulduğu ve ciddi eleştiriler getirildiği gözlenmektedir. Dolayısıyla, bahse konu eleştirilerin öncelikle değerlendirilmesi ve ileriye yönelik YKTK andlaşmaları müzakerelerinde mümkün olduğu ölçüde dikkate alınması fevkalade önem arz etmektedir. Bu çalışmada, yatırım tahkimine yönelik eleştirileri kısaca ve genel bir bakışla derlemek suretiyle, konunun Türk hukuk literatüründe yeterince tartışılabilmesi ve uygulayıcılara yol göstermesi temel amacından hareket edilmektedir
ICSID uluslararası yatırım tahkimi Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması (YKTK) Andlaşmaları yabancı doğrudan yatırım (FDI) yatırım uyuşmazlıkları
The issue of having recourse to arbitration for disputes arising out of foreign direct investments has gravely affected the agenda of the Republic of Turkey since the mid-1990s, in the context of constructing and operating infrastructure facilities, mainly in the energy sector. Following debates that took nearly four years, international arbitration has been allowed in investment contracts with the state through constitutional changes made in 1999, and opened the way for a wide scope of applications. Furthermore, even before such changes to the Constitution, foreign investors were – and still are – able to enjoy having recourse to arbitration in investment contracts by way of bilateral investment treaties (BITs). Nevertheless, this whole process seems to have taken into account neither the possible detrimental outcome of the investment arbitration practice nor any theoretical concerns. Yet, serious criticisms and warnings have been raised in the foreign literature by academicians and practitioners. Therefore, it is vitally important that such concerns are urgently considered, and – to the extent possible – adequately addressed in the course of negotiating future BITs. By way of presenting – in an overall yet brief and concise manner – the issues of discussions that have been taking place in the foreign literature, this study aims to introduce these crucial concerns into the Turkish jurisprudence, hoping to provoke discussions among academicians, while also attempting to provide a guidance to practitioners
ICSID international investment arbitration Bilateral Investment Treaties (BITs) foreign direct investment (FDI) investment disputes
Diğer ID | JA54DE65BA |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2008 |
Gönderilme Tarihi | 1 Aralık 2008 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2008 Cilt: 57 Sayı: 4 |