Feminizmin 1980 sonrası hakim yönelimi, politik olarak bölüşüm sorunlarından kimlik ve farklılık sorunlarına geçişi, kuramsal olarak da fenomenolojik ve hermeneutik modellerin hakimiyetini içeriyordu. Aynı yıllar, feminist hareketin, tarihinde daha önce hiç tecrübe etmediği ölçüde yerel ve küresel düzeyde hızla kurumsallaşmasına da tanık oldu ve bu süreç yer yer neoliberalizm küresel yeniden yapılanmasının temel aktörleriyle yakın ilişkilere, hatta işbirliğine evrildi. Nihayet, feminizmin geçmiş 30 yılından bugün geriye, Hester Eisenstein’in tabiriyle, “Marksizmle mutsuz evlilikten kapitalizmle tehlikeli flörte” dönüşen sorunlu bir ilişki kaldı. Bu geçmiş şimdi, kapitalizmin küresel krizi koşullarında feminizmin kendi konumu yeniden tarif etme ihtiyacının bir parçası olarak sorgulanmaktadır. Feminist politikada sınıfsal tutum sorunu, söz konusu sorgulamanın önemli alanlarından birini oluşturmaktadır. Bu çalışma, feminist yakın geçmişe dönük çözümlemeleri gözden geçirerek, neoliberalizme karşı feminist politikada sınıfsal ekseninin anlamını hakkında bir tartışma yürütmekte, bu amaçla, feminist yakın tarihe ilişkin bir sorgulama çerçevesi geliştirmektedir.
Neoliberalizm feminizm kadın hareketi sınıf anaakım cinsiyet eşitliği
The shift from distributional issues to identity problems in politics and the dominance of hermeneutical and phenomenological models in social theory were the main tendencies of the recent history of feminism. This period also witnessed the successful institutionalisation of women’s movement at both domestic and international level, which has also partly evolved to the close relations, even collaborations, with the main global actors of neoliberalism. As Hester Eisentein argues, today what remains from the past 30 years of feminism is that the problem of ‘a dangerous liaison’ with capitalism. This recent past is now examined as a part of the need for the redefining of feminist standing under the conditions of global crisis of capitalism. Revisiting the class perspectives constitutes one of the crucial matters within the self-critical orientation of feminism to its own history. This study aims to discuss the meaning of class axis in the feminist politics by reviewing the last 30 years of women’s movement and to develop analysis framework for investigation of the recent past of feminism
Neoliberalism feminism women’s movement class gender mainstreaming
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Nisan 2012 |
Gönderilme Tarihi | 31 Temmuz 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2012 Cilt: 67 Sayı: 04 |