Amaç: Bu çalışmada fitness salonlarında spor yapan bireylerin egzersiz bağımlılığı semptomlarını tespit ederek belirli değişkenler açısından karşılaştırmak amaçlanmıştır.
Yöntem: Çalışmaya fitness salonlarında düzenli olarak spor yapan 94 erkek, 115 kadın toplamda 209 kişi gönüllü olarak katılmıştır. Sporculara kişisel bilgilerin sorgulandığı form ile Egzersiz Bağımlılığı Ölçeği-21 uygulanmıştır.
Bulgular: Cinsiyet, yaş, gelir düzeyi ve antrenman sayısı değişkenine göre sporcuların egzersiz bağımlılığı alt boyut düzeylerinde anlamlı bir fark bulunmuştur. Sporcuların göstermiş olduğu semptomlar incelendiğinde çalışmaya katılan 96 sporcu asemptomatik, 113 sporcu ise semptomatik olarak nitelendirilmektedir. Çalışmamızda bağımlı olarak nitelendirilen sporcu tespit edilmemiştir. Katılımcılarda egzersiz bağımlılığı riskinin en fazla erkekler, yaşı 18-22 yaş arasında olanlar, 3001-5000 TL arasında gelire sahip olanlar ve antrenman sayısı az olanlarda olduğu tespit edilmiştir.
Sonuç: Çalışmamıza katılan sporcuların egzersiz bağımlısı olmadıkları fakat risk taşıdıkları görülürken cinsiyet, yaş, gelir ve antrenman sayısı değişkenlerinin egzersiz bağımlılığı semptomlarının ortaya çıkmasında etkin olabileceği görülmektedir. Bu sporculara aşırı egzersiz yerine kontrollü, dengeli ve doğru bir egzersiz programının daha verimli olacağı konusunda destek verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
Objective: The aim of this study was to determine the symptoms of exercise dependence of individuals who do sports in fitness centers and to compare them in terms of certain variables.
Method: A total of 209 people, 94 men and 115 women, who regularly do sports in the fitness centers, voluntarily participated in the study. Exercise Dependence Scale-21 was applied to the athletes with the form in which personal information was questioned.
Results: There was a significant difference in exercise dependence sub-dimension levels of athletes according to gender, age, income level and number of training variables. When the symptoms of the participants are examined, 96 athletes participating in the study are described as asymptomatic and 113 as symptomatic. In our study, no athlete was identified as addicted. It was found that the risk of exercise dependence was highest in men, those between the ages of 18-22, those with an income between 3001-5000 TL, and those with a low number of training.
Conclusion: The athletes participating in our study were not exercise addicts but had risks, while the variables of gender, age, income and number of training could be effective in the emergence of exercise dependence symptoms. It is thought that support should be given to these athletes that a controlled, balanced and correct exercise program would be more efficient instead of excessive exercise.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Psikolojide Davranış-Kişilik Değerlendirmesi |
Bölüm | Araştırma |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Eylül 2021 |
Kabul Tarihi | 9 Nisan 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 |
Bağımlılık Dergisi - Journal of Dependence