Bu çalışmada erken dönem sufilerinin kelâmî görüşlerine yer verilmiştir. Bu kapsamda tasavvuf ve kelam disiplinleri arasındaki ilişkiler tartışılmış ve bu tartışmalarda mutasavvıfların tasavvufi eserleri- ki bahusus Kelâbâzî’nin et-Ta’arruf’u- dikkate alınmıştır. Binaenaleyh önce Lüma, Keşfu’l-Mahcub, Kûtu’l-Kulûb, er-Risâle ve Risâleler (Kitâbu’l Ferağ)’da kelâmî konulara nasıl ve ne orada yer verildiği ortaya konulmuş; ardından -yazımızı üzerine inşa ettiğimiz- et-Ta’arruf’a geçiş yapılmıştır. Bu bağlamda et-Ta’arruf’un kelam ve tasavvuf açısından özelliklerine, dolayısıyla da bu eserin neden tercih edildiğine değinilmiştir. Bunların akabinde tevhit, Allah’ın isim ve sıfatları, insan fiilleri ve kader, peygamber, melek gibi daha pek çok mesele kelâmî açıdan ve fakat sufilerin yorumlarıyla ele alınmıştır. Netice itibariyle tasavvufun erken döneminde neredeyse sufilerin tamamının yukarıda zikrettiğimiz konularda ehlisünnet kelamına bağlı oldukları anlaşılmıştır. Nitekim Kelâbâzî de et-Ta’arruf’ta bunu deklare etmiştir. Öte taraftan zikredilen konular arasında tasavvufi boyutları olanlar (yani tevhit, peygamber gibi tasavvuf ve kelamda ortak işlenen mevzular) varsa; sufiler, bu konuların kelami yönlerinde kelama bağlı olduklarını, tasavvufi yönlerinde ise bağımsız olduklarını beyan etmişlerdir. Bu minvalde ikinci hususla ilgili sözlerin Ta’arruf’ta doğrudan değil; bilakis dolaylı olarak ve peyderpey yer aldıkları görülmektedir. Hasılı Ta’arruf’ta apolojik olarak tasavvufun kelamla olan ilişkisi ortaya koyulmuştur.
In this study, the theological views of early Sufis are included. In this context, the relations between the disciplines of Sufism and Kalam were discussed, and in these discussions, the Sufi works of the Sufis - especially Kelâbâzî's et-Ta'arruf - were taken into consideration. Therefore, firstly, it was revealed how and what theological subjects were included in Lüma, Keşfu'l-Mahcub, Kûtu'l-Kulûb, er-Risâle and Risâleler (Kitâbu'l Ferağ); Then, we moved on to et-Ta'arruf - on which we built our article. In this context, the characteristics of et-Ta'arruf in terms of theology and Sufism, and therefore why this work was preferred, were mentioned. Following these, many other issues such as tawhid, Allah's names and attributes, human actions and destiny, prophets and angels were discussed from a theological perspective but with the interpretations of Sufis. As a result, it has been understood that in the early period of Sufism, almost all of the Sufis adhered to the ahl al-Sunnah theology on the subjects mentioned above. As a matter of fact, Kelabazî also declared this in et-Ta'arruf. On the other hand, if there are Sufi dimensions among the mentioned topics (that is, topics that are common in Sufism and theology, such as monotheism and prophet); Sufis declared that they were dependent on theology in the theological aspects of these issues, and that they were independent in the mystical aspects. In this sense, your words regarding the second issue are not directly mentioned in Ta'arruf; On the contrary, it seems that they take place indirectly and gradually. In short, in Ta'arruf, the relationship between Sufism and theology is revealed apologetically
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Tasavvuf |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 28 Aralık 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ocak 2025 |
Gönderilme Tarihi | 22 Şubat 2024 |
Kabul Tarihi | 11 Kasım 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 8 Sayı: 2 |