Osmanlı Devleti yapısı itibarıyla Osmanlı hanedanından birinin devletin başına geçtiği mutlak-monarşik sistemle yönetilmektedir. Padişahın danışma meclisi Divan-ı Hümayunda yasama, yürütme ve üst mahkeme olarak yargı faaliyetleri yürütülse de son karar padişaha aittir. Bir yandan parlamenter sistemin İngiltere’de uygulanmaya başlanması, diğer yandan Fransız İhtilali ile Avrupa’da sosyal ve siyasal değişimin başlamasından sonra Osmanlı Devleti de bu değişim rüzgârından etkilenmiştir. Osmanlı Devleti’nde ilk olarak Jön Türk hareketi ile yaşanan halkın karar mekanizmasına dâhil edilmesi talebi öncelikle 1876 yılında I. Meşrutiyet’in ilanı ile neticeye ulaşmıştır. II. Abdülhamit o dönemde içerde ve dışarıda yaşanan olaylardan etkilenerek geçici olarak meşruti yönetimi askıya alsa da yeniden parlamenter sisteme geçiş bu sefer İttihat ve Terakki’nin girişimleri ile 1908 yılında II. Meşrutiyet’in ilanından sonra mümkün olabilmiştir. Fakat halkın seçimi ile meydana gelecek olan Mebusan Meclisi üye seçimine her iki dönemde de kadınlar dâhil edilmemiştir. Meclise üye seçiminde seçmenler ve seçilecek olanlar erkeklerden olacaktır. Seçim kanununa göre her 50.000 erkek nüfus bir mebus seçebilecek ve seçim iki aşamalı yapılacaktır. Bırakın milletvekili olmayı kadınlar kendilerini temsil edecek kişileri dahi seçme hakkına sahip değillerdir. Bu çalışmada Osmanlı Mebusan Meclisi oturumlarında kadınların seçimlere dâhil edilebilmesine yönelik konunun gündeme gelmesi ve tartışılmasına dair meclis tutanakları ve İttihat ve Terakki Fırkası’nın yayın organı olarak adlandırılan Tanin Gazetesi incelenerek kadına seçme hatta seçilme hakkının verilmesi fikrinin nasıl karşılandığı ortaya konulmuştur.
The Ottoman State was governed by an absolute-monarchic system in which one of the Ottoman dynasty takes over the state. Although the judicial activities were carried out as the legislative, executive and higher court in the Advisory Council of the Sultan, the Divan-ı Hümayun, the final decision belongs to the sultan. The Ottoman Empire was also affected by the implementation of the parliamentary system in England and the social and political change that started in Europe with the French Revolution. In the Ottoman State, the demand for inclusion of the people in the decision making mechanism was first brought to the agenda with the Young Turk movement. This demand came to a conclusion in 1876 with the declaration of the First Constitutional Monarchy. II. Abdulhamit has temporarily suspended the legitimate administration, influenced by events inside and outside. The transition to the parliamentary system was made possible by the declaration of the Second Constitutional Monarchy in 1908 with the initiatives of the Committee of Union and Progress. However, in both periods, women were not included in the Mebusan Council member election, which will take place with the election of the people. Voters and those to be elected for the assembly will be male. According to the law, a deputy will be elected for every 50,000 male population and the selection will be made in two stages. Let alone being a deputy, women do not have the right to choose the people to represent them. In this study, the issue of the inclusion of women in the elections in the sessions of the Ottoman Parliament was discussed. The parliamentary minutes regarding the discussion of this issue and the Tanin Newspaper, which is called the publication organ of the Committee of Union and Progress, were analyzed and how the idea of giving women the right to be elected or even elected was met
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Çağdaş Asya Tarihi, Çağdaş Dünya Tarihi (Diğer) |
Bölüm | Araştırma |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 28 Haziran 2023 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2023 |
Gönderilme Tarihi | 12 Haziran 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 |