Geleneksel finans sisteminde olduğu gibi İslami Finans ve bunun bir alt bileşeni olan İslami Bankacılık Sistemi, fon veya tasarruf fazlası olan birimlerin kaynaklarını İslam Hukuku çerçevesinde, fon ihtiyacı içerisinde olan birimlere aktaran alternatif bir finansal sistemdir. Bu açıdan, İslami Finans Kuruluşları, yoğunlukla borç alma, borç verme ve fon kullandırma araçlarını uygulamak durumundadırlar. Her tür borç verme işlemi tabii olarak belli oranda tahsil edilememe riskini taşımaktadır. Şu halde finansal aracılık hizmeti veren İslami Finans Kurumlarının, özelde ise İslami Bankaların, tahsil edilemeyen alacak yönetiminin önemli bir parçası olarak gecikme farkı veya gecikme cezası uygulamalarını iş süreçlerine dahil etmeleri kaçınılmazdır. İslami Banka fon kaynaklarının ortalama olarak %85’inin mevduat ve dış borçlanmalardan oluştuğu düşünüldüğünde tahsili geciken alacakların banka karlılığı ile birlikte mevduata dağıtılacak kar payı üzerinde olumsuz tesir icra edeceği anlaşılmaktadır. Esas itibariyle, İslami Bakaların gecikmiş kredi alacakları için alacakları cezai tedbirler, bu tarz olumsuz sonuçları en aza indirmeyi ve yönetilebilir bir seviyede tutmayı amaçlayacaktır. Bu makale, Türkiye’de ve Dünyada İslami Bankaların tahsili gecikmiş kredi alacakları için uyguladıkları cezai müeyyideleri ve bu konuda İslam Hukukçularının görüşlerini karşılaştırmalı olarak incelemeye çalışmaktadır. Netice olarak, bu konuyla ilgili yurt içi ve yurtdışında oluşturulmuş sınırlı sayıdaki bilimsel birikime katkı sağlanması hedeflenmektedir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 15 Sayı: 2 |