Yaratılış mitleri suyu yaşamın kaynağı olarak göstermekte ve geçmişten günümüze kutsalın büyüsü ile kuşatıldığına dair anlamlar yüklemektedir. Türk
düşün sisteminde de -tarih öncesi çağlardan itibaren- doğaya ait unsurlar canlı
birer varlık olarak algılanmış ve her şeyin “ee/iye”sinin, sahibinin olduğu düşünülmüştür. Bu bağlamda, Türk düşün sistemi göz önünde bulundurulduğunda yer ve sular, Tanrı tarafından kutsallaştırılmış ve Tanrı’nın yeryüzündeki
kişilere -emanet olarak- verdiği bir yaşam kaynağı olarak kabul edilmiştir. Su
kültü, -mitsel anlamı ile- Altay Türkleri arasında da geçmişten geleceğe uzanan
anlamsal içerikleri bünyesinde barındırarak günümüze dek ulaşmıştır. Altay
Türklerinin inancına göre her yörenin dağlarının ve sularının iyeleri/sahipleri vardır. Suyun dişil ve doğurucu özelliği görüngübilimsel açıdan suların
iyelerinin dişi ve dağların iyelerine göre daha yumuşak olduğu inancına yol
açmıştır. Altay Türkleri, suların kirletilmesinin karşılıksız kalmayacağını ve
suları kirleten kişi(ler)in doğa tarafından cezalandırılacağına inanmaktadır.
Dağlardan gelen suya “kutsal su” anlamında “arjan su” demektedirler. Altay
Türkleri tarafından suya atfedilen bu mitsel anlam; kendisini suyun kurtarıcı
yönüyle temizlemek isteyen kişioğlunun bir tören etrafında gelişen arınma sürecini, yani bir bakıma yeniden doğuşunu imlemektedir. Bu çalışmada, Altay
Özerk Cumhuriyeti’nde derlenen yazılı ve sözlü halk bilgisi yaratmalarından
hareketle su kültü etrafında oluşan mitsel inanmaların derin anlam dizgeleri
üzerine bir inceleme yapılmıştır.
Mitsel düşünce Evren Doğa Altay Türkleri Su kültü iye/ezzi ritüel
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Ekim 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Sayı: 87 |
Ahmet Yesevi Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanlığı