Amaç: Çocuğun hastalanarak yoğun bakım ünitesine yatması ebeveynlerin çocuğun sağlığıyla ilgili kaygı yaşaması ile birlikte günlük rutinlerini ve rollerini yerine getirmede zorlanmalarına ve bu süreçte duygusal olarak yıpranmalarına yol açabilmektedir. Tanımlayıcı türde yapılan bu araştırma ile çocuğu yoğun bakım ünitesinde yatan ebeveynlerin stres, anksiyete ve depresyon düzeylerinin incelenmesi amaçlanmıştır.
Gereç ve Yöntem: Araştırmanın örneklemini bir üniversite hastanesi çocuk yoğun bakım ünitesinde yatan çocukların ebeveynleri oluşturmuştur (n= 152). Veriler, Çocuk ve Ebeveyn Bilgi Formu ve Depresyon-Anksiyete-Stres Ölçeği-21 kullanılarak toplanmıştır. Verilerin analizinde tanımlayıcı istatistikler, Cronbach Alfa, Kolmogrow Smirnow, Mann Whitney-U, Kruskal Wallis-H ve Pearson Korelasyon testi ile ileri analizler için Bonferroni testi kullanılmıştır.
Bulgular: Araştırma kapsamında yoğun bakımda yatan çocukların yaş ortalaması 6.81 ± 5.57 olarak bulunmuştur. Bu çocukların beveynlerinin stres puan ortalaması 5.78 ± 3.78, anksiyete puan ortalaması 5.56 ± 3.84 ve depresyon puan ortalaması ise 6.64 ± 3.85 puandır. Ebeveynlerin depresyon düzeyinin ise gelir durumu ve hastanede kaldıkları yere göre; anksiyete düzeyinin uğraş ve yakınlık durumuna göre istatistiksel olarak anlamlı farklılık olduğu tespit edilmiştir (p<0.05).
Sonuç: Bu araştırma sonucunda çocuğu yoğun bakım ünitesinde yatan ebeveynlerin hafif düzeyde anksiyete ve depresyon yaşadıkları söylenebilir. Bu sonuçlar ışığında hemşirelerin yoğun bakım ünitesinde tedavi edilen çocuklar kadar, ebeveynlerini de kapsayan aile merkezli bütüncül bakım sunması önerilebilir.
Aim: The fact that the child gets sick and stays in the intensive care unit can cause parents to have anxiety about the child's health, and to have difficulties in fulfilling their daily routines and roles, and to be emotionally worn out in this process. With this descriptive study, it was aimed to examine the stress, anxiety and depression levels of parents whose children were hospitalized in the intensive care unit.
Material and Method: The sample of the study consisted of the parents of the children hospitalized in an intensive care unit from a university hospital (n= 152). Data were collected between 04.12.2021- 15.05.2022 using Child and Parent Information Form and Depression-Anxiety-Stress Scale-21. Descriptive statistics, Cronbach Alpha, Kolmogrow Smirnow, Mann Whitney U, Kruskal Wallis H and Pearson Correlation tests were used in the analysis of the data, and Bonferroni test was used for further analysis.
Results: The mean age of the children hospitalized in intensive care unit within the scope of the study was found to be 6.81 ± 5.57 years. The mean stress score of the parents of these children was 5.78 ± 3.78, the mean anxiety score was 5.56 ± 3.84 and the mean depression score was 6.64 ± 3.85. According to the parents' anxiety level, occupation and closeness; it was determined that the level of depression level a statistically significant difference according to income status and hospital stay (p<0.05).
Conclusion: As a result of this research, it can be said that parents whose children are hospitalized in the intensive care unit experience mild anxiety and depression. In the light of these results, it can be suggested that nurses provide family-centered holistic care, including their parents as well as children treated in the intensive care unit.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliği, Ruh Sağlığı Hemşireliği |
Bölüm | ARAŞTIRMA MAKALELERİ |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 17 Ağustos 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 22 Ağustos 2024 |
Gönderilme Tarihi | 2 Aralık 2023 |
Kabul Tarihi | 22 Nisan 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 6 Sayı: 2 |
Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Sağlık Bilimleri ve Araştırmaları Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.