Bireyin sahip olduğu duygular diğer insanlarla nasıl iletişim kuracağını belirleyebileceği gibi, iletişimde bulunan bireyler birbirlerinin duygularından etkilenebilir ve duygusal bulaşma yaşayabilirler (Hatfield vd.,1994). Hatfield ve arkadaşları (1994) bir bireyin başka bir kimsenin ses tonu, duruşu, hareketleri ve ifadelerinden farkında olmadan etkilendiği karşısındakini taklit ederek duygusal yakalama sürecini “duygusal bulaşma” olarak tanımlamışlardır. Proaktif kişilik, kişilerin bir değişimi başlatma ve çevreyi etkilemeleri gibi aktif rol üstlenmelerine değinmektedir. Bu kişilik özelliğine sahip bireylerin davranışlarını ayıran ana özellik, işe karşı pasif olmak yerine, aktif bir yaklaşım içinde olmalarıdır (Bateman ve Crant, 1993). Proaktif kişilik yapısına sahip bireylerin yapıları incelendiğinde bu bireyler için, değerlerin duygulardan daha önemli olduğu ve herhangi bir durumu değiştirebilmek için kendilerinde güçlü oranda insiyatif ve sorumluluk hissettikleri görülmüştür (Covey, 2015).Araştırmanın amacı, duygusal bulaşma ile proaktif kişilik yapısı arasındaki ilişkiyi incelemektir. Grup içindeki kişilerarası iletişimi aydınlatacak önemli ipuçlarına duygusal bulaşma olgusunu inceleyerek ulaşılabileceği düşünülmektedir. Sosyal etkileşimin önemli olduğu örgütlerde çalışanların birbirlerinin duygu durumlarından etkilenmeleri örgüt içinde pek çok faktörü de etkileyebilecektir. Çevresindeki kişileri etkilemekten hoşlanan proaktif kişilik yapısı ile duygusal bulaşma düzeyi arasında bir ilişki olduğunu düşündürmektedir.Araştırmanın evrenini Isparta ve Burdur illerinin “İl Sağlık Müdürlüğü” ile “Halk Sağlığı Müdürlüğü” nde çalışan sağlık personeli oluşturmaktadır. Araştırmada 161 kişiye ulaşılmıştır. Araştırmada Bateman ve Crant (1993)’ın “proaktif kişilik ölçeği” ile Doherty (1997)’nin “Duygusal Bulaşma Ölçeği” kullanılmıştır. Veri toplama aracında ayrıca katılımcıların demografik özelliklerinin belirlenmesine yönelik sorulara da yer verilmiştir.Araştırma sonuçlarına göre kadın çalışanların erkek çalışanlara göre , evli olanların bekar olanlara göre duygusal bulaşma düzeylerinin daha yüksek olduğu görülmüştür. Çalışanların sosyo-demografik özelliklerine göre proaktif kişilik yapılarında bir fark bulunamamıştır. Yapılan korelasyon analizine göre proaktif kişilik ile duygusal bulaşma düzeyi arasında düşük düzeyde ilişki bulunmuştur (r=0,241 p<0,01).
-
Diğer ID | JA24DR48SF |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2016 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2016 2016 Özel Sayı |