This article explores the possibility of reconstituting the discipline of religious education by critically reflecting on its essence, orientation, and intellectual foundation within the framework of tradition. It aims to analyze the reductionist and exclusionary mindset of modernity toward the past, while highlighting the constructive potential of traditional thought for the discipline. By examining texts that problematize the modernity-tradition relationship, the study offers a comparative conceptual and intellectual analysis to illuminate the horizons tradition might open for the field. The article first discloses how tradition has been marginalized within the onto-epistemic regime of modernity, resulting in a rupture among knowledge, truth, and subjectivity. It then redefines tradition not merely as a historical transmission but as a dynamic ground that produces meaning, offers direction, and shapes the future. On this basis, a tradition-oriented rethinking of religious education is proposed across four dimensions: (1) ontological depth, (2) epistemological structure, (3) axiological horizon, and (4) reconstructive reflex. These dimensions enable the discipline to be repositioned as an intellectual field oriented toward truth, value, and meaning. Based on the premise that any religious education model detached from the metaphysical and intellectual contexts of its own tradition remains reductionist, the article examines conceptual pathways that reconnect the discipline with essence, meaning, and direction. In this regard, engaging with tradition is not a nostalgic act, but an encounter with a living intellectual horizon. Religious education, through its historical depth, may thereby recover its identity and become a subject capable of shaping its own narrative.
Religious Education Instruction Islamic Thought Tradition Culture
Elinizdeki makale din eğitimi disiplininin mahiyetini, yönünü ve entelektüel zeminini gelenek temelinde düşünmeye yönelerek onun yeniden teşekkülünün olanağını sorgulamaktadır. Bu çerçevede çalışmanın amacı modernizmin geçmişe yönelik indirgemeci, dışlayıcı zihniyetini çözümlemek ve buna karşılık geleneksel düşüncenin sunduğu kurucu imkanları disiplin açısından ortaya koymaktır. Modernizm-gelenek ilişkisini problematize eden metinlerin incelenmesi yoluyla hem kavramsal hem de düşünsel bağlamda karşılaştırmalı bir çözümleme gerçekleştirilmekte, geleneğin disiplin için oluşturabileceği muhtemel ufuklar anlaşılmaya gayret gösterilmektedir. Makale, ilk olarak modernizmin kurduğu onto-epistemik rejimde geleneğin ötekileştirilmesini ve bu dışlamanın bilgi, hakikat, özne arasında yol açtığı kopuşu açığa çıkarmaktadır. Ardından gelenek kavramı, yalnızca tarihsel bir aktarım değil; anlam kuran, yön belirleyen ve geleceği biçimlendiren dinamik bir zemin olarak konumlandırılmaktadır. Buradan hareketle din eğitimi disiplini için dört kategoride gelenek temelli bir yeniden düşünme önerisi sunulmaktadır: (1) Ontolojik derinlik katmanı, (2) epistemolojik boyut, (3) aksiyolojik ufuk ve dolayısıyla (4) yeniden kuruculuk refleksi. Söz konusu veçheler din eğitiminin hakikat, değer ve anlam üretimine açık, entelektüel bir disiplin olarak konumlandırmasını mümkün kılmaktadır. Metin, kendi geleneğinin metafizik/entelektüel bağlamlarına temas etmeyen bir din eğitimi tasavvurunun indirgemeci kalacağı ön kabulünden hareketle; disiplini anlam, yön ve öz ile buluşturacak düşünsel olanakları tartışmaya açmaktadır. Geleneğe temas, geride kalmış bir geçmişle değil; yaşayan mefkurenin bizzat kendisiyle temas anlamı taşımaktadır. Bu bağlamda tarihinin sunduğu düşünsel açılımlar sayesinde din eğitimi, sadece kendi kimliğini bulmakla kalmaz; aynı zamanda kendi anlatısını tasarlayan bir özneye dönüşebilir.
| Birincil Dil | Türkçe |
|---|---|
| Konular | İslam Araştırmaları (Diğer) |
| Bölüm | Araştırma Makalesi |
| Yazarlar | |
| Gönderilme Tarihi | 2 Ağustos 2025 |
| Kabul Tarihi | 10 Aralık 2025 |
| Yayımlanma Tarihi | 25 Aralık 2025 |
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Sayı: 26 |