Bu çalışmada Furkân Sûresinin 43. âyeti, tenevvü‘ ihtilafı bağlamında inceleme konusu yapılmıştır. Tefsir ilminde manada çeşitliliği ve zenginliği ifade eden tenevvü ihtilafı, bir âyetin birbirini reddetmeyen muhtelif yorumlarla açıklanmasını ifade eder. Türkçe Kur’an meâllerinde birkaç istisna dışında ‘‘Hevâsını kendisine ilâh edineni gördün mü…? şeklinde çevrilen Furkân 43. âyeti, bu anlamı da muhtevi olmakla birlikte ‘‘İlahını hevâ edeni gördün mü…? manasını da haizdir. Bu sebeple müfessir Elmalılı âyeti, ‘‘Gördün mü o ilâhını hevâsı ittihaz edeni…? şeklinde çevirmiştir. Âyetin anlamı için başvurduğumuz tefsirlerin bir kısmı da bu manayı tercih etmiştir. Fakat Türkçe Kur’an meâllerinin ekserisinin âyeti, ‘‘Hevâsını kendisine ilâh edineni gördün mü…? şeklinde çevirmeleri, âyetin gramatik dizilimine göre ilk anlamı olan ‘‘İlâhını hevâ edeni gördün mü’’ manasını aktarmaktan uzak kalmıştır. Tefsirlerin birçoğunun ve Türkçe meâllerin de neredeyse tamamının tercih ettiği, ‘‘hevâsını ilâh edinmek’’ manası, kişinin benliğini/egosunu ilâhı kılması anlamına gelmektedir. ‘‘İlahı hevâ kılmak’’ ifadesi ise kişinin, hiçbir ‘‘değerinin’’ olmadığına, edindiği/tapındığı ilâhları bile yeri geldiği zaman çiğneyip geçtiğine işaret etmektedir. Bu mana, insan benliğinin şiddetli arzularına işaret eden daha güçlü bir ifadedir. Kur’an bu âyet ile insanın sınırsız olma arzusuna dikkat çekmiş ve bu arzuyu eleştiri konusu yapmıştır. İşte bu sebeple çalışma, cümle tertibine göre âyetin ilk anlamı olan ve kanaatimizce daha kapsamlı bir manaya işaret eden ‘‘ilâhını hevâ etmek’’ mefhumunu tenevvü‘ ihtilafı bağlamında ortaya koymaya çalışacaktır. Çalışma nitel araştırma yöntemlerinden doküman inceleme desenine göre yürütülmüş olup araştırma sonucunda elde edilen veriler bilimsel bir üslupla betimsel tahlile tabi tutulmuştur. Analiz sonucunda elde edilen bulgular veri değerlendirme metodu ile sonuç kısmında kısaca özet halde değerlendirilmiştir.
Yoktur
In this study, the 43rd verse of Surah Al-Furqan is examined within the context of interpretive differences (ikhtilaf) stemming from the diversity of opinions (tanawwu'). In the science of Tafsir, "tenawwu" refers to the variety and richness of meanings, signifying that a verse can be explained through various interpretations that do not contradict each other. The 43rd verse of Surah Al-Furqan, translated in Turkish translations of the Qur'an as "Do you see him who takes his desires as his god…?" with a few exceptions, encompasses this meaning but also carries the interpretation of "Do you see him who makes his god his desire…?" For this reason, the commentator Elmalılı has translated the verse as "Do you see him who takes his desire as his god…? Some of the Tafsirs consulted for the meaning of this verse also prefer this interpretation. However, the majority of Turkish Qur'an translations have rendered the verse as "Do you see him who takes his desire as his god…?" which deviates from the initial meaning of "Do you see him who makes his god his desire?" According to the majority of Tafsirs and nearly all Turkish translations, the meaning of "making his desire a god" implies that a person makes their ego their deity. The expression "making his desire a god" indicates that a person has no real values and even tramples on the deities they have acquired or worship when it suits them. This meaning reflects a stronger expression of the intense desires of the human ego. Through this verse, the Qur'an highlights and critiques the boundless desires of humans. Therefore, this study aims to present the concept of "making one's god one's desire," which is considered a more comprehensive meaning, in the context of interpretive differences. The study was conducted using the document examination design, a qualitative research method. The data obtained from the research were subjected to descriptive analysis in a scientific manner. The findings from the analysis were briefly summarized and evaluated in the conclusion section using a data evaluation method.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Tefsir |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 25 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 25 Eylül 2024 |
Kabul Tarihi | 12 Aralık 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Sayı: 24 |