En Turquie il existe 529 sources thermominérales dont 241 d'eau chaude minérale, 247 d'une température arrivant jusqu'à 60° C et 41 d'une température qui varie entre 60° et 100°C. Les sources ayant une haute température sont localisées en Anatolie occidentale et alignées dans les grabens de direction E-W. La chaleur qui se fraie facilement un chamin à travers les formations métamorphiques fracturées, dans les profondeurs, chauffe les eaux accumulées dans les roches-réservoirs ainsi que celles contenues dans les calcaires dolomitiques, dans les calcaires et dans les marbres paléozoïques, mésozoïques et tertiaires. Quelques formations marno-argileuses tertiaires servent de couche de couverture. En Anatolie centrale et surtout en Anatolie orientale, une partie de ces sources libèrent du CO2 et du H2S; elles se présentent sous forme de sources jaillissant aux alentours des cratères et dans les cônes parasites des volcans appartenant aux temps historiques et néogènes-quaternaires qui subissent actuellement les dernières phases du stade solfatarien. La plus grande partie des sources thermales est constituée par des eaux acides carboniques, bicarbonatées et chlorurées. Des éléments, tel que le bore, et des composés, tels que NH4 et H2SiO3 , viennent probablement de profondeurs considérables. En 1963, dans les forages effectués dans les sources thermales d'Agamemnun, situées à l'W d'İzmir, il a été obtenue de la vapeur naturelle d'une température de 124°C. Le 12 mai 1968, à Kızıldere, aux environs de Denizli-Sarayköy, il a été obtenue de la vapeur naturelle à haute pression provenant d'une profondeur approximative de 450 m et le 17 octobre 1968, cette fois dans un deuxième puits, il a été obtenue de la vapeur du même caractère.
Türkiye'de ortalama 529 adet termomineral kaynak vardır. Bunlardan 241 adedi maden suları, 247 adedi 60°C ye kadar, 41 adedi de 60°C - 100°C arasında bulunan kaynaklardır. Bu kaynakların yüksek ısılı olanları bilhassa Batı Anadolu'da, doğu-batı doğrultusunda bulunan grabenler içerisinde sıralanmışlardır. Derindeki kırıklı ve çatlaklı metamorfik formasyonlardan kolaylıkla yukarı intikal eden ısı, Paleozoik, Mesozoik ve Tersiyer yaslı (mermer, kalker ve dolomitik kalkerler) rezervuar kayaçlardaki suları ısıtır. Bazı Tersiyer marnlı killi formasyonları da örtü tabakası vazifesini görür. Bir kısım kavnaklar Orta Anadolu'da ve bilhassa Doğu Anadolu'da halen CO2 , H2S neşreder. Bunlar solfatar safhalarının son devirlerini tamamlayan Neojen-Kuaterner ve tarihî zamanların volkanlarının civarlarında krater ve parazit konilerinde kaynaklar halinde bulunur. Türkiye'deki sıcak kaynakların büyük kısmını asitli, bikarbonatlı, klorürlü, sülfatlı sular teşkil eder. Total mineralizasyondaki bor, NH4 ve H2SİO3 gibi elemanlar muhtemelen çok derinlerden gelmektedir. 1963 yılında İzmir ve batısındaki Agamemnun kaplıcalarında yapılan sondajlarla, 124o C ısılı tabiî buhar elde edilmiştir. Ayrıca 15 Mayıs 1968 de Denizli-Sarayköy'de Kızıldere civarında takriben 450 m derinlikte, yüksek basınçlı tabiî buhar elde edilmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Mühendislik |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Kasım 1968 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 1968 Cilt: 70 Sayı: 70 |
Copyright and Licence
The Bulletin of Mineral Research and Exploration keeps the Law on Intellectual and Artistic Works No: 5846. The Bulletin of Mineral Research and Exploration publishes the articles under the terms of “Creatice Common Attribution-NonCommercial-NoDerivs (CC-BY-NC-ND 4.0)” licence which allows to others to download your works and share them with others as long as they credit you, but they can’t change them in any way or use them commercially.
For further details;
https://creativecommons.org/licenses/?lang=en