Post-Fordist
ekonomi, günümüz dünyasında her alandaki yapıları ve düşünme biçimlerini
derinden etkilemekte ve aynı zamanda kendi ihtiyaçlarına göre
şekillendirmektedir. Post-Fordizmin yarattığı ‘yeni emek gücünün’ son yıllarda
artan hareketliliği (yersiz-yurtsuz) ve çok yönlülüğü (mutli-dicipliner) bu
açıdan, yaşamın neredeyse tümüne yayılan ‘çalışma zaman(lar)ını ve
mekan(lar)ını’ yeniden ve başka türlü ele almamızı, düşünmemizi sağlıyor.
Post-Fordist
ekonominin, Fordizm’den radikal bir şekilde farklılaşan ve temel üretici
güçleri haline gelen, soyutlama yeteneği zirvede olan ‘zeka’ ve sembolik/gayri
maddi -veya maddi olmak zorunda olmayan- göstergeler, çağdaş dünyada hemen tüm
disiplinleri sermayeye eklemleyip araçsallaştırmıştır. Sanat dünyalarına ait, zihinsel
emek kategorisinin de kültürel-ekonomik süreçlerle piyasaya dahil edildiğinden
söz edilebilir. Bu açıdan iletişim yöntemleriyle, estetik algı operasyonlarının
da araçsal bir rol oynadığını belirtebiliriz. Salt sanat alanına deği; tüm
yaşama ilişkin olan ifade etme ve yaratıcılık, Neoliberal-Kültüralist
politikalarla günümüz kapitalizminin merkezlerine oturtulup sömürü süreçlerine
dahil edilmiştir. Emek güçleri sadece çalışkan, başarılı değil, aynı zamanda
yaratıcı da olmak zorunda. Her alandan, her kesimin, sürekli ‘yaratıcı
çözümler’den söz etmesi başka türlü nasıl ele alınabilir. Bu durumu Antonio
Negri ve Michael Hardt İmparatorluk
(2008) üçlemesinde daha önce belirtmişti; “(…) iletişim ve bilişim
teknolojilerinin de gelişimi ile gayri maddi-zihinsel emeğin, emek sürecinde
hegemonik bir konum elde etmesinin, artı-değerin üretiminde doğrudan payı
olmuştur”.
Güncel
kapitalizmin ilgisine bu kadar mazhar olmuş “yaratıcı ifade’nin, her halde
toplumsal bir mesele olarak da ciddiye
alınması gereklidir. Bunun nedeni sadece sermaye ile ilişkili ‘artı değerin
üretiminde doğrudan payı olduğu’ için değil (Bu paya güncel kapitalizm
tarafından el konulmuştur), aynı zamanda yine Hardt ve Negri’nin (2008)
belirttiği gibi gayri maddi ‘zihinsel emek’ (…) çokluk için devrimci bir fırsat
sunduğu, yepyeni bir direniş olasılığını barındırdığı için ciddiyetle ele
alınması gerekir. Zihinsel emek, bir direniş aralığı açıyor. Bu aralıkta
yaratıcı ifadenin, sanatın denetime direnen gücünün göstergeleri mevcuttur.
The
signs of the post-Fordist economy which are radically differentiating from
Fordism and becoming fundamental productive forces, being at the peak of
abstraction ability, and those that are not symbolic/immaterial or material,
have been instrumentalized by almost all the disciplines in the contemporary
world. It can be mentioned that the mental labor category, which belongs to the
art worlds, is included in the market through cultural-economic processes. In
this respect, We could say that aesthetic perception operations also play an
instrumental role with communication methods. Not just to the field of art,
expression and creativity that are related to all life have been incorporated
into the processes of exploitation and exploitation by the
neoliberal-culturalist policies.
Labor
forces have to be not only hard-working, successful, but also creative. How can
each sector constantly talk about ‘creative solutions’ from every area? Antonio
Negri and Michael Hardt have mentioned this before in the trilogy of Empire
(2008): “(…) The existence of a
hegemonic position in the labor process of informal and mental labor as well as
the development of communication and information technologies have been directly
involved in the production of surplus-value.”.
It is necessary to take seriously “the
creative expression” that has been so obsessed with the interest of
contemporary capitalism in every situation as a social matter. Not only because
it has a ‘direct share in the production of the surplus-value’ associated with
capital (this share has been confiscated by current capitalism), but also, as
Hardt and Negri (2008) point out, the immaterial ‘mental labor’ (...) must be
handled with seriousness because of the possibility of resistance for
multiplicity and an revolutionary opportunity. Mental labor opens a range of
resistance. In this range, there are indications of the power of creative
expression that resists control of art.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2019 |
Gönderilme Tarihi | 3 Haziran 2019 |
Kabul Tarihi | 4 Temmuz 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 9 Sayı: 1 |