Giriş ve Amaç: Hepatit Delta Virüsü, Hepatit B virüs varlığında koenfeksiyon, süperenfeksiyon ve kronik hepatit delta enfeksiyonu yapabilen defektif bir virüstür. Bu çalışmada, Ocak 2014-Eylül 2019 tarihleri arasında İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji Laboratuvarına HBV ve/veya HDV enfeksiyonu şüphesi ile başvuran olgularda retrospektif olarak HDV enfeksiyonu seroprevalansının belirlenmesi amaçlanmıştır.
Gereç ve Yöntemler: Ocak 2014-Eylül 2019 tarihleri arasında HBV ve/veya HDV enfeksiyon şüphesi ile başvuran 1374 hasta kanında HBsAg, anti-HBc IgM, anti HBc(total) HBeAg, anti HBe, anti HBs, anti HDV, HBV DNA ve HDV RNA test sonuçları olarak değerlendirilmiştir.
Bulgular: Çalışmaya alınan HBV tanılı 1374 hastanın yaşları 8-87 arasında olup, 585’inin(%42.6) kadın, 789’unun(%57.4) erkek olduğu belirlenmiştir. Yapılan analizler sonucunda 1374 hastanın %7.9’unda anti HDV pozitifliği saptanmıştır. 2014 yılında pozitif saptanan hastaların %1.2’sinin akut HBV, %27.3’ünün kronik HBV ve %5.7’sinin inaktif taşıyıcı olduğu belirlenmiştir. 2015-2019 yılları arasında pozitif saptanan hastaların ise %7.2’sinin akut HBV, %8.3’ünün kronik hepatit ve %9.9’unun kronik enfeksiyonu olduğu belirlenmiştir. Anti HDV pozitif saptanan olgular içerisinde kadın bireylerde anti-HDV pozitifliği erkeklere göre anlamlı düzeyde yüksek bulunmakla birlikte(p<0,05), yaş grupları arasında istatistiksel olarak anlamlı düzeyde fark olmadığı saptanmıştır.
Sonuç: Çalışma sonuçlarımız son yıllarda batı bölgesinde yapılan prevalans çalışmalarının sonuçlarına benzer bulunmakla birlikte, anti HDV prevalansının az da olsa yükseliş eğiliminde olduğunu göstermektedir. Güncel prevalans verilerinin ortaya koyulabilmesi için geniş çaplı çalışmalar yapılması gerektiğini düşünmekteyiz
Objective: Hepatitis Delta Virus is a defective virus that can cause co-infection, superinfection and chronic hepatitis delta infection with Hepatitis B Virus. In this study, it was aimed to retrospectively determine the seroprevalence of HDV infection in patients who applied to Istanbul University-Cerrahpaşa, Cerrahpaşa Medical Faculty Microbiology Laboratory with suspected HBV and / or HDV infection between January 2014 and September 2019.
Material and Method: HBsAg, anti-HBc IgM, anti HBc (total) HBeAg, anti HBe, anti HBs, anti HDV, HBV DNA and HDV RNA test results were evaluated in the blood of 1374 patients who were admitted with the suspicion of HBV and / or HDV infection between January 2014 and September 2019.
Results: The age range of 1374 patients diagnosed with HBV was to 8 to 87 years and 585(%42.6) were female and 789(%57.4) were male. As a result of the analysis, anti HDV positive was detected in 7.9% of 1374 patients. In 2014, it was determined that 1.2% of the patients with positive were acute HBV, 27.3% were chronic HBV and 5.7% were inactive carriers. Between 2015-2019, it was determined that 7.2% of the patients with positive were acute HBV, 8.3% had chronic hepatitis and 9.9% had chronic infection. Although anti-HDV positive was significantly higher in females than males (p <0.05), it was found that there was no statistically significant difference between age groups.
Conclusion:Although our study results are similar to the results of prevalence studies conducted in the western region in recent years, they show that the prevalence of anti HDV is in an upward trend, albeit slightly.We think that large-scale studies should be conducted in order to reveal current prevalence data.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Tıbbi Mikrobiyoloji |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Eylül 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 8 Sayı: 3 |