In the last century, a paradigm shift in the scientific field has transformed our perspective on issues and events, our ability to discern cause-and-effect relationships, and our approach to them. This shift has led to radical changes in the scientific field and has accelerated the development of social and educational sciences, enabling such methods to become more prevalent than quantitative ones in the social and educational sciences. As a result, qualitative and mixed method approaches have increasingly replaced quantitative methods, giving rise to various new fields within the social sciences and providing diverse research opportunities. This evolution in research methods has also led to the proliferation of books on research methodologies in these fields. To reach a global audience, these books are predominantly written in English as the Lingua Franca and later translated into national languages if needed, or they are initially written in the native languages of the authors. The choice of translated books can be influenced by the preferences of researchers or translators, gaps in the national literature, the juvenile and unsettled nature of the national literature experiencing significant changes, or their unfamiliarity with current literary innovations. This article examines the justifications provided by translators and translation editors for translating books on research methods in social and educational sciences from English into Turkish within the framework of themes regarding the formation of poly-system theory, as coined by Itamar Even-Zohar as a functionalist pioneer in translation studies, newly emerging in social sciences in the last century. The content analysis, a qualitative research design for document analysis, was utilized in the research through using criterion sampling and maximum diversity, by selecting the prefaces of the translated versions of 20 research methods books by different authors and publishing houses between 2013 and 2022 and exclusively focusing on social sciences and educational sciences. Examining translators’ and editor’s statements deductively through the themes from the poly-system theory, we concluded that there are gaps and turning points in this field both in the national literature and in the world literature, that the relevant literature is not yet settled and trying to become primary and canonized via translated books, resulting in an increasing interest in the field.
Translation Research Methods Social Sciences Educational Sciences Poly-system Theory
Geçtiğimiz yüzyılda bilimsel alanda yaşanan paradigma değişimi, konulara ve olaylara bakış açımızı, aralarındaki sebep sonuç ilişkilerini görme becerilerimizi ve onlara yaklaşım şekillerimizi değiştirerek bilimsel alanda köklü değişimler getirerek sosyal bilimlerin ve eğitim bilimlerinin hızla gelişimine sebep olmuştur. Bu değişimlerin sonucunda özellikle sosyal bilimlerde ve eğitim bilimlerinde araştırmalara nicel bakıştan öte nitel yaklaşımlar sergilenmeye başlanmış, bu gelişmelerle araştırma yöntemlerinde çeşitlilik oluşarak çeviribilim gibi farklı sosyal bilim alanlarının doğmasına da kaynaklık etmiştir. Her iki alanda araştırma yöntemlerinin gelişmesi ve çeşitlilik göstermesi, ilgili alanlarda yeni kitaplarının yazılmasına ve çeşitliliğine imkân tanımıştır. Bilimsel araştırmalar üzerine yazılan kitapların yazımı, dünya çapındaki araştırmacılara ulaşabilmesi için çoğunlukla Lingua Franca dili olarak İngilizcede gerçekleşmekte, daha sonraları ihtiyaç ve gereksinimlere göre ulusal dillere çevrilmekte ya da doğrudan ulusların kendi dilinde yazılabilmektedir. Çevrilen kitapların seçimleri ise araştırmacıların veya çevirmenlerin bireysel tercihlerinden kaynaklanabileceği gibi ulusal literatürde var olan boşluklardan, dönüm noktalarından geçen ulusların edebiyatlarının genç ve yerleşik olmamasından ya da henüz ilgili edebi yeniliklerle tanışmamış olmasından kaynaklanabilir. Bu gerekçelerle, bu makalede sosyal bilimler ve eğitim bilimlerinde araştırma yöntemleri üzerine İngilizcede yazılmış kitapların Türkçeye yapılan çevirilerinde çevirmenlerin veya editörlerin çevirilerindeki amaçları, geçtiğimiz yüzyılın ikinci yarısında sosyal bilimler alanında yeni bir disiplin olarak ortaya çıkan çeviribilim disiplinindeki işlevselci akımın öncülerinden Itamar Even-Zohar’ın çoğuldizge kuramındaki gerekçeler ışığında değerlendirilmiştir. Ölçüt örneklem ve maksimum çeşitlilik sağlayabilmek için farklı yazar ve yayınevleri seçilmeye çalışarak nitel bir araştırma deseni olan doküman analizi ile 2013 ve 2022 yılları arasında çevrisi yapılan 20 adet sosyal bilimler ve eğitim bilimlerine yönelik araştırma yöntemleri kitapların önsözleri incelenmiştir. Çoğuldizge kuramında belirtilen durumlar özelinde belirlenen temalar, tümdengelim yöntemiyle aranmış ve içerik analizi yapılarak, bu alanda hem ulusal literatürde hem de dünya literatüründe boşlukların ve dönüm noktalarının gerçekleşmesinden, ilgili literatürün henüz gelişmemiş olmasından ve çeviri kitaplar ile birincil ve saygın konuma gelmeye çalışmasından ötürü çeviri kitaplara olan ilginin arttığı görülmektedir.
Çeviri Araştırma Metotları Sosyal Bilimler Eğitim Bilimleri Çoğuldizge Kuramı
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Dilbilim (Diğer), Edebi Teori, Kültürel çalışmalar (Diğer) |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 2 Temmuz 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 6 Temmuz 2024 |
Gönderilme Tarihi | 21 Mayıs 2024 |
Kabul Tarihi | 23 Mayıs 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 11 Sayı: 1 |
Çeşm-i Cihan: Tarih Kültür ve Sanat Araştırmaları E-Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.
Dergimiz aşağıdaki indeksler tarafından taranmaktadır: