Bu makale, toplum çevirmenliği hizmetlerinin profesyonelleşmesini ele alan çalışmalardan hareketle, Türkiye’de kamusal alanlarda sunulan işaret dili çevirmenliği hizmetlerinin mevcut durumunu incelemektedir. Okura mevcut toplumsal ve dilsel bağlamla ilgili öngörü kazandırmak amacıyla çalışma kapsamında öncelikle Türk İşaret Dilinin (TİD) ve Türkiye’deki Sağır eğitiminin tarihi ve güncel konumu gözden geçirilmektedir. Ardından, çevirmen eğitim ve sertifikalandırma uygulamalarının özet bir değerlendirmesi yapılmakta ve akabinde toplum çevirmenliği bağlamında yüz yüze ve video üzerinden gerçekleştirilen çeviri hizmetleri hakkında bilgi verilmektedir. Bunun yanı sıra, Türk özel sektöründe işaret dili çevirmenliğine yönelik artan farkındalığa dikkat çekmek amacıyla, özel sektörün sağır ve işitme güçlüğü yaşayan bireylerin yaşadığı iletişim problemlerine yönelik geliştirdiği teknoloji girişimlerine değinilmektedir. Son olarak, çizilen genel çerçeve nezdinde, işaret dili çevirmenliğinin Türkiye’deki mevcut konumu artı ve eksileriyle tartışılmaktadır. Çalışma, son yıllarda hükümet tarafından gerçekleştirilen çeviri girişimleri ve Sağır topluma yönelik çeviri hizmetlerine web tabanlı iletişim teknolojilerinin entegrasyonuna rağmen, Türkiye’deki işaret dili çevirmenliğinin “yarı-meslekleşmiş” (Bontempo, 2013) bir konumda bulunduğu sonucuna varmaktadır. Türkiye’de işaret dili çevirisi hizmetlerinin erişilebilirliğinin ve kapsayıcılığının arttırılması için sadece çevirmen eğitimi ve sertifikasyon uygulamalarında değil, ayrıca Sağır topluma yönelik eğitim sisteminde de reformlara ihtiyaç duyulduğu vurgulanmaktadır.
Türk İşaret Dili işaret dili çevirmenliği toplum çevirmenliği video üzerinden çeviri profesyonelleşme
This paper explores the current state of sign language interpreting (SLI) services provided in the Turkish public service domains with reference to the studies that focus on the professionalization of public service interpreting. The paper first reviews the history and current status of Turkish Sign Language (TİD) and deaf education in Turkey in order to give the readership an insight into the relevant social and linguistic context. Then, following an evaluation of the interpreting training and certification regimes, the in-person and video interpreting services offered in public service settings are explored. In addition, the private sector’s recent technology initiatives that aim to assist the Deaf and hard of hearing with their communication problems are addressed as part of the increased awareness about SLI in the Turkish private sector. Lastly, under the light of the general picture presented, the current status of SLI in Turkey is discussed with its pearls and pitfalls. The paper concludes that SLI in Turkey can be regarded as a “semi-profession” (Bontempo, 2013) despite the advances made in recent years by the government’s interpreting initiatives and the integration of web-based communication technologies to interpreting solutions available for the Deaf community. It is noted that not only interpreter training and certification regimes, but also deaf education require reforms in order to increase the accessibility and comprehensiveness of the SLI services in Turkey.
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Sayı: 29 |