Araştırmanın amacı sevgi konusunu yaşlılık dönemi manevi gereksinimleri kapsamında incelemektir. Huzurevi yaşlılarının duygu, düşünce ve davranışları üzerinde araştırma yapılarak bu inceleme gerçekleştirilmiştir. Bu amaçla araştırma fenomenolojik yöntem kapsamında tasarlanmış ve yapılandırılmamış görüşme soruları ikili görüşmeler yoluyla huzurevi yaşlılarına uygulanmıştır. Bu görüşmelerden elde edilen bulgular üzerinde kategorik değerlendirmeler yapmadan önce geniş kapsamlı bir alan yazın taraması gerçekleştirilerek; sevginin işlevleri, sevginin nesneleri, sevgiye ilişkin yaklaşımlar, yaşlılık döneminde sevgi ve yaşlık dönemi manevi gereksinimleri konularında detaylı bilgiler edinilmiştir. Hem alan yazından elde edilen bu bilgiler hem de huzurevi yaşlıları ile gerçekleştirilen görüşmeler ve alan uzmanlarının görüşleri dikkate alınarak huzurevi yaşlılarında sevgi konusunu ele almak üzere sekiz farklı kategori belirlenmiştir. Sevgiyle bağlantılı olarak katılımcılar tarafından ‘arkadaşlar ile ilişkili olarak sevgi’ kategorisine en fazla ve ‘yakın tanıdıklar ile ilişkili olarak sevgi’ kategorisine ise en az atıf yapılmıştır. Araştırmanın sonuçlarına göre; olumsuz kendilik algılarına sahip olmaları ve benlik bütünlüklerinin hasar görmesi gibi durumlardan yola çıkarak huzurevi yaşlılarının ‘kendi’lerine yönelik sevgilerinde eksiklik olduğu tespit edilmiş; huzurevinde kalma zorunluluğu ve terk edilmişlik duyguları gibi nedenlerin onların ‘yaşama’ sevinçlerini olumsuz etkilediğine ulaşılmıştır. Eşlerine duyulan öfkelerinin devam etmesi ve eşlerini yalnız kalmalarının sebebi olarak düşünmeleri gibi durumların huzurevi sakinlerinin ‘eş’ sevgisini engellediği gözlemlenmiş; çocukları tarafından huzurevine bırakıldıklarının ve kardeşleri tarafından hiç aranmadıklarının katılımcılar tarafından belirtilmesine bağlı olarak, yaşlılarda ‘aile üyeleri’ne yönelik sevgi eksikliği olduğu tespit edilmiştir. Bunun yanında yaşlılar tarafından huzurevindeki diğer sakinlerin hep olumsuz özelliklerinin dile getirilmesi ve küçük bir hata dahi mazur görülmeyerek hata yapanla bütün iletişim kanallarının kapatılması gibi durumlara bağlı olarak huzurevi yaşlıları arasında ‘arkadaşça’ bir sevginin olmadığına ulaşılmış; akrabalarıyla misafirliğe gidip geldikleri zamanları şimdi çok aradıklarının ve aralarında sorunlar olduğu için gelinlerini sevmediklerinin ifade edilmesi gibi durumlardan yola çıkarak katılımcıların ‘yakın tanıdıklar’ına yönelik sevgi beslemedikleri tespit edilmiştir. Diğer yandan katılımcıların toplum tarafından terk edildiklerini düşünmeleri ve toplumun kendilerine karşı sevgi ve saygı göstermediklerine dair algılarından yola çıkarak yaşlıların ‘toplum’a yönelik herhangi bir sevgi duygusunun olmadığına ulaşılmış; huzurevi sakinlerinin maruz kaldıkları olumsuzlukları Allah’a şikâyet ederek bunları yapanlara gerekli cezanın Allah tarafından verilmesini beklemeleri, olumsuz bir geçmişe sahip oldukları eşlerine yönelik olarak sürekli beddua etmeleri, huzurevine bırakan çocuklarının Allah tarafından cezalandırılmalarını istemeleri gibi durumlardan yola çıkarak ‘Allah’ ile aralarındaki bağın sevgi temelli olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Sonuç olarak huzurevi yaşlılarındaki sevgi gereksinimlerinin sekiz kategoride ele alınabileceği tespit edilmiştir: kendi, yaşama, eş, aile üyeleri, arkadaşlar, yakın tanıdıklar, toplum ve Allah.
The aim of the research is to examine the love within the context of spiritual requirement in the old age. By studying on the feelings, thoughts and behaviors of the nursing home elders, this investigation was carried out. For this purpose, the research was designed within the scope of phenomenological method, and unstructured interview questions were applied to those through bilateral interviews. Before making categorical evaluations on the findings from these interviews; a comprehensive literature review was carried out, and detailed information was obtained about functions of love, objects of love, approaches to love, love in old age and spiritual needs of the old age. Considering information obtained from the literature, interviews with those and field experts’ opinions; eight different categories were determined to address the issue of love in the nursing home elders. In conjunction with love, while the most referenced category is ‘the relations with friends’, the least referenced category is ‘the relations with close acquaintances’. In accordance with the study results, it was determined there is a deficiency in the love of elderlies living in the nursing home that based on the situations such as having negative self-perceptions and their self-integrity being damaged; it was found reasons such as the obligation to stay in a nursing home and feelings of abandonment negatively affect their ‘joy of living’. It was observed the continuing anger towards their spouses and thinking of their spouses as the reason for their loneliness prevent the ‘spouse’ love of the nursing home residents; as the participants stated that they were left to the nursing home by their children and never sought by their siblings, a lack of affection was detected for the ‘family members’. It was seen there is no ‘friendly’ love among the nursing home elders due to situations such as the negative characteristics of other nursing home residents who are always expressed by the elderly and they close all communication channels, without excusing even a small mistake; it has been determined that the participants do not feel affection towards their ‘close acquaintances’ based on the situations such explanations as they do not love their daughter in law because of some troubles between them and they have missed visiting times between their relatives. It was found the elders do not have any sense of love for the ‘society’, based on the such situations as the their thought relating with abandoned by the society and the society does not show love and respect towards them; such situations as complaining to Allah about the negativities experienced by the nursing home residents and waiting for the necessary punishment to be given by Allah to their spouses with whom they have a negative past, asking to be punished by Allah to their children who put those to nursing home; it has been concluded that there is no love-based relationship between they and 'Allah'. As a result, it was found the love needs of nursing home elders can be addressed in eight categories: himself, life, spouse, family members, friends, close acquaintances, society and Allah.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 22 Haziran 2021 |
Gönderilme Tarihi | 31 Ekim 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 21 Sayı: 1 |
Correspondence Address
Cukurova University, Faculty of Theology, Balcali Campus, 01330, Saricam/Adana.