Küreselleşmenin kamu maliyesi alanına bir yansıması olan ikili gelir vergi sisteminin hem büyüme dostu hem de vergilemede basitliği ve etkinliği sağladığı savunulmaktadır. İskandinav ülkeleri tarafından ilk uygulamalarının görüldüğü bu sistemde her ne kadar teorik olarak tutarlı olsa da uygulamada bazı problemlere ve tartışmalara neden olmuştur. Özellikle vergilemede adalet ve gelir kaydırma konusundaki eleştiriler sistemin zayıf noktasını oluşturmaktadır. Çalışmada yukarıda bahsi geçen durumlar göz önünde bulundurularak sistemin avantaj ve dezavantajlarının neler olduğu detaylı bir şekilde incelenecektir. Bu bağlamda ikili gelir vergisi sisteminin tarihsel ve kurumsal sebepleri irdelenerek teorik yapı geniş kapsamda sunulacaktır. Ardından ikili gelir vergisi sistemini uygulayan ülkelerin birbirinden farklılaşan politikaları incelenecektir. Son olarak Türkiye’nin olarak ilgili sisteme yakınsamasının veya uygulamasının kazanımları ve kayıplarının neler olacağı ve sisteme yönelik getirilen eleştiriler noktasında nasıl bir politika izleyebileceği tartışılmaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Nisan 2021 |
Gönderilme Tarihi | 30 Ekim 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 |