Arapların dil araştırmalarına olan yaklaşımları, Kur’ân metnine olan ilgilerinden dolayı dillerini arındırma ve ses açısından güzelleştirme gayretlerinden kaynaklanmaktaydı. Araplar dilin seslerini tanımlarken birtakım yöntemler geliştirmek suretiyle, sese dair araştırmaların ortaya çıkmasında üstün çaba göstermişlerdir. Yeni dilbilimsel araştırmalar bağlamında klasik Arap dili mirasının incelenmesi, bu dilin birçok dille alakalı yönünü ortaya çıkarabilir ve daha önce bilinmeyen, dille ilintili kavramların anlaşılmasına yardımcı olabilir. Buradan hareketle makalemiz; Ebu’l-Esved ed-Düelî tarafından harfin noktalanmasıyla başlatılan fonem çalışması Halîl b. Ahmed, Sîbeveyhi, İbn Cinnî ve İbn Sîna gibi Arap dili âlimlerinin incelemeleriyle devam etmiştir. Bu âlimlerin fonem kavramına ilişkin yaklaşımlarına ışık tutmayı, bir yandan klasik dilbilim çalışmalarının değerini vurgulamayı, diğer yandan da fonemin modern fonolojik incelemelerde klasik Arap dili tasavvuruyla bağdaşan boyutunu ortaya koymayı amaçlamaktadır. Bugün fonem olarak adlandırılan bu kavram, klasik dönem âlimleri tarafından ele alınan harf ve harekenin işlevi üzerine yaptıkları çalışmalarda bahsedilen konular arasında yer almaktadır. Bu âlimler, Arap dil sisteminin her bir harf ve harekesinin işlevine, kelime ve cümle yapısı ilişkisine uygun dilbilimsel çıkarımlar geliştirmiştir. Çalışmanın neticesine göre fonem kavramı özü itibarıyla Arap dili mirasında mevcut olmasına ve Batı’dan önce incelenmesine rağmen Arap dili düşüncesi sisteminde kuramsal kimlik kazanabilmiş değildir.
The Arab approach to linguistic research, was largely shaped by their deep engagement with the Qur'anic text and their efforts to purify and aesthetically refine their language. Arab scholars have adopted many correct methods when describing the sounds of the language and have made outstanding efforts in the emergence of phonetic research. Re-examining the classical Arabic linguistic heritage in the context of modern research can uncover various linguistic aspects of the language and contribute to the understanding of previously unknown linguistic concepts. Building on this, our article explores the study of phonemes, which began with Abu’l-Aswad ad-Du’ali’s introduction of diacritical marks and was later expanded upon by Arabic linguists such as Khalil Ibn Ahmad, Sibawayh, Ibn Jinni, and Ibn Sina. This study aims to highlight these scholars’ perspectives on phonemes, underscoring the significance of classical linguistic research, and demonstrating how the phoneme aligns with modern phonological studies within the framework of classical Arabic linguistic thought. The concept now referred to as the “phoneme” already appeared in the classical discussions on the function of letters and diacritics. These linguists developed insights into the function of each phoneme within the Arabic linguistic system and its relationship to word and sentence structures. The study concludes that, although the concept of the phoneme was inherently present in the Arabic linguistic tradition and was analyzed before its emergence in Western scholarship, it did not develop into a fully established theoretical framework within the Arabic linguistic framework.
| Birincil Dil | Türkçe |
|---|---|
| Konular | Dil Çalışmaları (Diğer) |
| Bölüm | Makaleler |
| Yazarlar | |
| Yayımlanma Tarihi | 24 Ekim 2025 |
| Gönderilme Tarihi | 28 Şubat 2025 |
| Kabul Tarihi | 28 Haziran 2025 |
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 34 Sayı: 2 |