In this essay, we tried to deal with on the problem of the possibility and functionality of expressing the peak/unitive-experiences. It is a fact that there are different kinds of mystical experiences that is analized many times by scholars. Especially many things about the zero or peak-mystic experiences has been written over many years. But as well as such nihilistic experinences, some most beautiful, blissful, positive and profound experiences also are quite remarkable. There are also quite important descriptions about the such vision-type experiences in sufi literature. Here the languages of this experiences are theophanical rather than theological. Although, detailed descriptions about such vision-type experiences are available in sufism and in mysticism arised from any other cultures and religions, the unitive experiences are universally acknowledged as ineffable. Most of the mystical literature which was written especially by analysts of mysticism focus on the such unitive experiences. The ways and means for expressing a sufistic experience differs according to the nature and extraordinariness of the experience, the personality and circumstances of the Sufis. The expression forms of the unitive experiences are paradoxical, symbolic and in the form of ecstatic ejaculations (shath) in general. Sufi discourse, with all different forms of its, would actually fail to directly and completely express the experience itself. Although this discourse can not replace the experience directly, while expressing all these spiritual experiences, on the one hand it is created an impression about it in human mind and on the other hand, attention is drawn to that which is bound to remain “inexpressible” for ever.
expression ineffability unitive experiences vision-type experiences Paradoxical language
Bu makalede, yoğun/vahdete dair tecrübelerin ifade edilme imkânı ve işlevi problemini ele almaya çalıştık. Araştırmacılar tarafından birçok kez tahlil edilen farklı türde mistik deneyimlerin olduğu bir gerçektir. Özellikle zirve ya da yoğun mistik tecrübeler hakkında uzun yıllar boyunca pek çok şey yazılmıştır. Ancak yokluk ve hiçlik duygusu veren bu tür tecrübelerin yanı sıra, mutlak güzelliğe ilişkin huzur ve zevk veren, pozitif derin tecrübeler de hayli dikkat çekicidir. Tasavvufi literatürde, bu gibi müşahedeye dayalı tecrübeler hakkında da oldukça önemli tasvirler vardır. Bu tür tecrübelere ilişkin dil, teolojik olmaktan çok görünür surette tecelliye (theophany) dayalıdır. Her ne kadar, tasavvufta ve diğer kültür ve dinlerden hemen her mistik gelenekte müşahedeye dayalı tecrübeler hakkında detaylı tasvirler mevcut bulunsa da vahdete ilişkin yoğun tecrübeler evrensel olarak ifade edilemez görülürler. Özellikle mistisizm üzerine uzmanlaşanlar tarafından yazılan mistik literatürün çoğu bu tür yoğun tecrübeler üzerine odaklanırlar. Tasavvufî bir tecrübeyi ifade etmedeki yol ve yöntemler, tecrübenin doğası ve olağanüstülüğü ile sufinin kişiliği ve haline göre değişir. Vahdete ilişkin tecrübelerin ifade formları genellikle sembolik, paradoksal ve şathiyâne, yani vecd halinde bir haykırış şeklindedir. Bütün farklı formlarıyla tasavvufî söylem aslında, bizzat tecrübenin kendisini doğrudan ve bütünüyle ifade etmede yetersizdir. Her ne kadar bu tarz bir söylem doğrudan tecrübenin yerini almasa da, bütün bu ruhani tecrübeler ifade edilirken, bir taraftan insan zihninde onun hakkında bir izlenim oluşturulur ve diğer taraftan da zorunlu olarak mütemadiyen “ifade edilemez” olarak kalana dikkat çekilir.
İfade etme ifade edilemezlik vahdet tecrübeleri müşahedeye dayalı tecrübeler paradoksal dil
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 10 Kasım 2014 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2014 Cilt: 14 Sayı: 1 |