One of the most important sciences of hadith sciences aiming at understanding of the Prophet’s sayings and doings, is the muhtelifu’l-hadis science. Abdul-vehhâb Sha’rânî presented, in his book called al-Mizân al-Kubra, a different approach towards differences found between some prophetic traditions. In this book, Sha’ranî made an attempt to solve not only differences between some fıqhi traditions but also differences between some scholars of the Islamic sects. According to Sha’ranî, “mizan (scales)” is a balance which we must evaluate and balance of all knowledge we have, including keshfî (self discovered - intuitive) knowledge. In fact, Mizan is the sharia itself. Judgments of the sharia are directing itself towards two model of men, one of which is strong and the other weak. According to Sha’ranî, if we perform two sides of mizan which are azimah (firm intention) and ruhsah (facilitation) to the so called differences among Prophetic traditions and among fıqhi judgments, there would not be left any such difference in reality. In this article, we have dealt with Sha’ranî’s mizan method in terms of Prophetic traditions and made some evaluations on that issue.
Muhtelifu’l-hadis Sharânî sufism azimah (firm intention) ruhsah (facilitation) fıqhi (Judicial)
Hz. Peygamber’in söz ve fiillerini anlamaya yönelik hadis ilimlerinin en önemli-lerinden birisi, “muhtelifu’l-hadîs” ilmidir. Hadisler arasındaki ihtilâflara farklı bir yaklaşımı Abdülvehhâb eş-Şa’rânî, el-Mîzânu’l-Kübrâ isimli eserinde ortaya koymaktadır. Şa’rânî, bu eserinde fıkhî hadisler arasındaki ihtilâfların yanı sıra mezhep âlimleri arasındaki ihtilâfları da çözüme kavuşturmaya çalışmıştır. Şa’rânî’ye göre “mîzân”, keşfî bilgiler dahil olmak üzere, tüm bilgilerin tartılması gereken bir terazidir. Mîzân, aslında şerîatın kendisidir. Şerîatın hükümleri ise dinin iki insan tipi olan kuvvetli ve zayıflara hitap etmektedir. Şa’rânî, Hz. Peygamber’in hadisleri ve müçtehitlerin fıkhî hükümleri arasındaki çelişkili gibi görünen hususlara mîzânın iki mertebesi olan “teşdît” ve “tahfîf” (azîmet ve ruhsat) uygulandığında gerçekte bir çelişki kalmayacağı görüşündedir. Bu makalede Şa’rânî’nin mîzân yönteminin hadislerle ilgili boyutu ele alınarak değerlendirilmiştir.
Muhtelifu’l-hadis Şa’rânî tasavvuf azîmet ve ruhsat fıkhî hadisler.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Nisan 2013 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2013 Cilt: 13 Sayı: 2 |