Kur’ân kıssalarını konu edinen ve doktora tezi
uzun bir süre gündem oluşturan Muhammed Ahmed Halefullah (ö. 1997) Kur’ân’da
mitolojinin varlığının yanı sıra, bazı kıssaların da rasyonel tarihi veri
içermediğini, hatta hatalı olabileceğini söyler. Müellife göre bazı kıssalara
dair bilgi Yahudiler’e sorularak öğrenilmiş, daha sonra Hz. Peygamber’e
sorulduğunda ise Kur’ân Yahudiler’in zikrettiği ve muhatabın zihninde var olan muhtevayı
aynen aktarmak durumunda kalmıştır. Makalemize konu olan Kasas Sûresi 38. ayeti
de mezkur kanaate iki olgu bağlamında muhatap olmuştur. İlki, ayette Firavun’un
hitap ettiği kişinin Hâmân olamayacağıdır. Çünkü Kitab-ı Mukaddes’e göre Hâmân
Hz. Musa’dan sonra yaşamış bir kişiliktir, ayette tarihsel veri hatası vardır.
İkincisi, söz konusu ayette Firavun Hâmân’dan tuğla pişirerek bir bina
yapmasını emreder. Bu bilgi tarihi verilerle uygunluk arz etmemektedir. Çünkü
Hz. Musa’nın yaşadığı dönemde Mısır’ın mimari yapılarında kullanılan malzeme
taştır. Muhammed İzzet Derveze (ö. 1984), zımnen Yahudiler’den bilgi alan Mekkeliler’in
Mısır yapıtlarında tuğla kullanıldığı bilgisine sahip olduğu için ayetin tarihsel
zemindeki rasyonel veriyi değil, muhatabın zihnindeki bilgiyi esas aldığını
zikreder. Makale, ayete yöneltilen her iki eleştirinin yanlışlığını, ayetteki
bilginin tarihsel zemindeki gerçek duruma/veriyle mutabık olduğunu ve Kur’ân’ın
tarihsel olarak hatalı bilgi içermediğini savunmaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 6 Sayı: 12 |
Dergiabant Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.