İnsan haklarının gelişimi ve tarihçesi açısından değerlendirildiğinde, 7
Aralık 2000 tarihinde Nice şehrinde, Avrupa Parlamentosu Başkanı Nicole
Fontaine, Avrupa Konseyi dönem başkanı Jacques Chirac ve Avrupa
Komisyonu başkanı Romano Prodi tarafından imzalanan ve törenle ilan edilen
Avrupa Birliği’nin Temel Haklar Şartı
(Şart), yeni bin yılın ilk insan hakları
bildirgesi olmak yanında, aynı zamanda dünyadaki en modern temel haklar
bildirgesidir
. Şart’ın en ilginç ve modern yönü ise, sosyal haklara klasik
özgürlükler ile birlikte ve aynı düzeyde yer verilmesi ve ayrıntılı bir sosyal
haklar kataloğunun temel hak düzeyinde kabul edilmesidir
. Fransız
Devrimi’nin “özgürlük, eşitlik ve kardeşlik” olarak özetlediği evrensel
değerler, Avrupa Birliği Şartında “insan onuru, özgürlük, eşitlik” ve bunlarla
aynı düzeyde ve ayrılmaz bir değer olduğu vurgulanan “dayanışma
(solidarité)” olarak tespit edilmektedir. BM’in 1948 tarihli İnsan Hakları
Evrensel Bildirgesi’nde de sosyal içerikli haklara yer verilmiş olmakla
birlikte, bu hakların kişisel ve siyasal haklardan ayırt edilemeyen aynı
düzeyde haklar olduğu konusunda her zaman bir tereddüt yaşandığı
görülmektedir. Hatta BM Paktlarında da “korkudan ve yokluktan arınmış
özgür insan ülküsüne kişisel ve siyasal hakların yanı sıra, herkesin ekonomik,
sosyal ve kültürel haklardan yararlanabileceği koşullar yaratıldığında ulaşılabileceği
” belirtilmesine rağmen, yine de ekonomik, sosyal ve kültürel
haklar ayrı, kişisel ve siyasal haklar ise ayrı bir metin olarak düzenlenmektedir. Avrupa düzeyindeki temel hak düzenlemeleri ise, klasik özgürlüklere yargı denetimi ve bireysel başvuru imkanı ile etkin güvence sağlayan
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ile sosyal hakları daha ziyade
devletlere ödev yükler tarzda düzenleyen ve onlara istemedikleri sosyal
haklara çekince koyma imkanı tanıyan Avrupa Sosyal Şartı (ASŞ) ayırımı
üzerine kurulmuştur. AB’de de bu ayırım, daha ziyade üye devletlerin sosyal
politika konusundaki niyetlerini açıkladıkları bir bildirge olan Çalışanların
Temel Sosyal Hakları Topluluk Şartı (Topluluk Sosyal Şartı=TSŞ) ile
korunmuştur. Oysa Şart temel hakların bölünmezliğini (indivisibility), yani
sosyal hakların klasik kişi hakları ve siyasal haklardan ayırt edilemeyeceği
ilkesini benimsemekte ve sosyal hakların diğer haklara göre ikinci sınıf haklar
olmadığını vurgulamaktadır. Şart’a AB Anayasa Anlaşması Taslağının ikinci
bölümünde temel haklar olarak aynen yer verilmesinin planlandığı dikkate
alındığında, Şart’ta yer alan sosyal haklar ayrı bir önem kazanmaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2004 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2004 Cilt: 6 Sayı: 1 |
Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi
TR-DİZİN, HeinOnline, GoogleScholar, Academindex, Sherpa Romeo, Ulrich’s Periodicals Directory ve Asos Index veri tabanlarında taranmaktadır.
Dergimiz 2024 Mayıs sayısından itibaren yalnızca elektronik ortamda yayınlanacaktır.
Dokuz Eylul University Publishing Web-Page
https://kutuphane.deu.edu.tr/yayinevi/
İletişim sayfamız
https://dergipark.org.tr/tr/pub/deuhfd/contacts