Bu çalışma, antik Roma’da MÖ 3. yüzyıl ile başlayan Yunan etkisindeki dönemde eğitimin bir statü göstergesi olması durumunu ele almaktadır. Çalışmada bu süreci hazırlayan koşullar ve Roma’nın toplumsal yapısının değişimi paralelinde yeni bir sınıflaşmanın meydana gelmesi durumu ve eğitimin bu yeni toplumsal tabakalaşmadaki önemi üzerinde durulmuştur. Antik literatürün temel alındığı araştırmada sosyolojik bir bakış açısı ile değerlendirmeler yapılarak, Roma’nın bahsi geçen dönemde yaşadığı değişim ve eğitimin bu değişimdeki rolü vurgulanmıştır. Yunan kültürünün yoğun etkisi yanında Roma’nın egemenlik iddiasının da eğitim faktörünü ön plana çıkarması, Romalı yeni sınıfın Hellenistik dünyada söz sahibi olma yarışına dönüşmüş ve geçmişten itibaren farklı alanlarda zaten var olan rekabet unsuru bu kez eğitim alanında kendine yer bulmuştur. Elbette bu sürecin başlarında Roma içerisinde yaşanmış olan patrici ve pleb sınıfları arasındaki ayrımının yasalarla eşitlenmiş olması Roma’da yeni bir hiyerarşik yapının oluşmasına sebebiyet vermiştir. Bu anlamda ekonomik gücü olan ve artık politik alanda yer bulabilen aslen pleb sınıfından kişilerin patricius’lar ile birlikte oluşturdukları yeni bir elit sınıftan bahsetmek mümkündür. Bu yeni elit sınıfın oluşması aşamasında Romalıların geri kalanından kendilerini ayırmalarına, sınırlarını çizmede yardımcı olacak statü sembolleri gerekmektedir. Yeni statü grubunun oluşturduğu bu sınırların ilk belirleyicisi ekonomik temelli olsa da, eğitim de bu üst sınıf ailelerin iktidar oyununda rekabeti tetikleyen önemli faktörlerden biri olmuştur. Eğitimin sağladığı avantajlar ile ayrıcalıkların antik dönemdeki bir örneğini izlediğimiz bu süreç, Bourdieu gibi sosyologların eğitimin sadece eğitim olmasından çok statü göstergesi olduğu iddialarının da Roma’da hayat bulmuş halidir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Eylül 2021 |
Gönderilme Tarihi | 9 Ocak 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 23 Sayı: 3 |