Amaç: Çalışmamızda, asemptomatik diyabetik hastalarda diyabet süresinin artması ile gelişen koroner arter hasarının, non-invaziv, tekrarlanabilir ve basit bir yöntem olan koroner akım rezervi (CFR) ölçüm sonuçlarıyla kıyaslanması amaçlanmıştır.
Yöntemler: Çalışmaya bilinen koroner arter hastalığı öyküsü olmayan, bağımsız hekimler tarafından çeşitli endikasyonlarla koroner anjiyografi yapılması planlanmış 83 diyabetik ve 31 diyabetik olmayan, ardışık 114 hasta alındı. Tüm hastalarda koroner anjiyografi öncesi transtorasik ekokardiyografi (TTE) ile koroner akım rezervleri hesaplandı.
Bulgular: Diyabetik hastalarda koroner akım rezervi (CFR) değerlerinin diyabetik olmayanlara göre anlamlı ölçüde düşük olduğu görüldü (1.74 + 0.33 / 2.41 + 0.40, p<0.001). Diyabetik hastalarda diyabet süresi ile CFR anlamlı düzeyde koreleydi (r= -0.368, p< 0.0001). Koroner anjiyografi yapılan diyabetik hastalarda ROC analizi ile CFR değerinin 1.65’in altında olmasının, % 80 sensitivite, % 81 spesifite ile herhangi bir koroner arterde % 50 ve üzeri darlık varlığını öngördüğü gösterildi (Eğri altında kalan alan 0,888 [ 0,811-0,965; p< 0,0001]). CFR değeri 1.65’in altında olan hastalarda koroner anjiyografi sonrası revaskülarizasyon (PCI veya CABG) uygulanma oranı, medikal tedaviye göre anlamlı düzeyde yüksek saptandı (p=0.001).
Sonuç: Aterosklerozu erken dönemde, belirgin koroner arter hastalığı gelişmeden saptamak prognoz açısından son derece önemlidir. Efor testinin yapılamadığı veya düşük duyarlılık nedeniyle tercih edilmediği hastalarda, basit, ucuz ve non-invaziv bir yöntem olan CFR ölçümü de göz önünde bulundurulmalıdır. Bu hem koroner arter hastalığının tespitinde hem de prognozun öngörülmesine katkıda bulunacaktır.
Koroner akım rezervi diyabetes mellitus koroner arter hastalığı
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Sağlık Kurumları Yönetimi |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Aralık 2021 |
Gönderilme Tarihi | 26 Ekim 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 48 Sayı: 4 |