İslâm evrensel bir din olarak mensuplarının daima birlik ve beraberlik şuuruyla yaşamalarını teşvik etmiştir. Müslümanların birliği için merkez konumunda olan camiler, Hz. Peygamber’den günümüze değin çeşitli işlevler görerek İslâm medeniyetinin temelini oluşturmuştur. Camilerin eğitimdeki bu konumu Emevîler ve Abbâsîler döneminde de devam etmiştir. Emevîler döneminde kiliseden camiye çevrilmiş olan Emevî Camii, sosyal, siyasî, ilmî ve manevî yönüyle, çeşitli ilimlerdeki ders halkalarına ev sahipliği yapmıştır. Bu yönüyle Emevî Camii, devrin en büyük ilim merkezleri arasına girmiştir. Emevî Camii içerisinde tarih boyunca birçok medrese kurulmuş ve büyük âlimler yetişmiştir. Nesr Kubbesi altındaki dersler cami içinde bir ders halkası olmasına rağmen diğer kurumsal medreseler gibi müstakil bir medrese olarak adlandırılmıştır. Burada ders vermek Şam’da en yüksek ilmî rütbe olarak kabul edilmiştir. Hadis derslerine rağbet gösterilmiş, burada ders veren hocalara müderrisü’l-kubbe unvanı verilmiştir. Bu çalışmada Emevî Camii’nde özellikle Nesr Kubbesi altında oluşturulan hadis halkaları ve bu halkalarda ders veren hadisçiler ve meziyetleri ele alınacaktır.
Islam has always encouraged its followers to live with a sense of unity and solidarity as a universal religion. The mosques, which have been at the center of promoting the unity of Muslims, have played various roles in the Islamic civilization from the time of Prophet Muhammad to the present day, constituting the foundation of Islamic civilization. The educational role of mosques continued during the Umayyad and Abbasid periods. The Umayyad Mosque, which was converted from a church to a mosque during the Umayyad period, served as a host to various academic circles in social, political, scientific, and spiritual fields. In this respect, the Umayyad Mosque became one of the greatest centers of learning of its time. Many madrasas were established within the Umayyad Mosque, and many great scholars were trained there. Despite being a part of the mosque, the lessons held under the Qubbat al-Nasr were referred to as independent madrasas, like other institutional madrasas. Teaching here was considered the highest scholarly rank in Damascus. There was a great demand for hadīth classes, and the instructors were given the title of "al-Mudarris al-Qubbah". This study will focus on the hadīth circles established, particularly under the Qubbat al-Nasr of the Umayyad Mosque, and the hadīth scholars who taught there and their virtues.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 16 Mart 2023 |
Gönderilme Tarihi | 15 Aralık 2022 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Cilt: 59 Sayı: 1 |