Bugün hiçbir dil yoktur ki saf olsun, başka dillerden etkilenmemiş olsun. Türkler de özellikle temasta olduklar kültürlerden ya da onlar aracılığıyla başka kültürlerden ihtiyaçları doğrultusunda kelimeler almıştır. Bu alıntılamaların izlerini en eski metinlerimizden itibaren takip etmek mümkündür. Göktürkler döneminde Çince ve Soğdca, Uygurlar döneminde Çince Soğdca, Sanskritçe gibi dillerden kelimeler alınmıştır. Türklerin X. yüzyıldan itibaren kitleler halinde Müslüman olması, İslam medeniyeti dairesine girmesiyle birlikte ise Arap ve Fars kültürünün etkisi yoğunlaşırken bu kültürlerin dillerinden de pek çok kelime dilimize girmiştir. Karaçay- Malkar Türklerinin İslamiyet ile tanışması ise yüzyıllardan beri sarp dağlarla çevrili derin vadilerde yaşamaları, dolayısıyla, etkilenmelere nispeten kapalı olmaları sebebiyle diğer Türk boylarına göre çok geç dönemlerde olmuştur. Söz varlığında, İran dillerinden Osetçenin, Rusçanın ve Hun-Bulgar Türkçesinin etkilerinin görüldüğü, Türk lehçelerinin kuzeybatı grubunda değerlendirilen lehçede, Arapça ve Farsça kelimeler özellikle 18. yüzyıldan sonra İslamiyet’le birlikte yaygınlaşmıştır. Bu çalışmada, Karaçay-Malkar
Türkçesindeki Arapça ve Farsça unsurlar, lehçede geçirdiği ses ve anlam değişimleri açısından ele alınmıştır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Dil Çalışmaları |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Kasım 2019 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2019 Cilt: 13 Sayı: 25 |