Türkçenin tarihî dönemleri art zamanlı olarak incelendiğinde bazı kelimelerin zamanla ekleşebildiği ve farklı işlevlerde kullanılabildiği görülmektedir. Gramerleşme olarak adlandırılan bu süreçte kelime, anlamsızlaşma (desemanticization), kategori/ulam değiştirme (decategorialization), ses aşınması (phonetic erosion) aşamalarından geçmektedir. Bahsedilen her bir süreç metinlerle tespit edilebilmektedir. Güney-Doğu ve Kuzey-Batı Türk lehçelerinin birçok özelliği Çağatay yazı diline dayanmaktadır. Bu makalede günümüzde Çağataycanın devamı sayılan Güney-Doğu grubu Türk Lehçelerinden Özbekçe ile Çağataycanın gramerleşme açısından karşılaştırılması amaçlanmıştır. Gramerleşme süreci tur- ve yat- yardımcı fiillerindeki değişmelerle sınırlandırılmıştır. Bu fiiller incelenirken bir yandan tarihî-karşılaştırmalı gramer yöntemi uygulanarak art zamanlı bir yaklaşımla söz konusu gramerleşme süreçleri tespit edilmeye çalışılmış, bir yandan da C. Lehmann, P. J. Hopper - E. C. Traugott, B. Heine - T. Kuteva gibi gramerleşme kuramcılarının görüşleri çerçevesinde bu süreçler değerlendirilmiştir. Konu, Çağatayca ve Özbekçe ile sınırlandırılmış olmakla birlikte, gerekli yerlerde daha önceki dönemlere veya diğer Türk yazı dillerine de başvurulmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Dil Çalışmaları |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Mayıs 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 Cilt: 14 Sayı: 26 |