Resim Oyunları. Sabahattin Ali’nin ‚Kürk Mantolu Madonna‘ adlı romanı ile Leopold von Sacher-Masoch’un ‚Venus im Pelz‘ adlı öyküsü arasındaki metinler arası ilişki
Bu makale Sabahattin Ali’nin Kürk Mantolu Madonna adlı romanın Leopold von Sacher-Masoch’un Venus im Pelz adlı öyküsü ile olan metinler arası ilişkisini ele almaktadır. Gérard Genette’nin metinler arası eleştiri kuramıyla Madonna hiper metinselliğin bir örneği olarak sınıflandırılabilir. Bu eserde Venus, üzerinde yaratıcı değişiklikler yapılan arka plan olarak yer alır ancak aynı zamanda öncü metnin yapıları görülmektedir. Fakat Venus öyküsünde altı Venus resminin değişken göndermeleri dikkat çekmekteyken, Madonna romanında sadece iki Madonna resmi bulunmaktadır. Bu uyuşmazlık açıklanması gereken bir konudur, çünkü Madonna’nın hiper metinselliği buna bağlıdır. Bu aşamada Jacques Derrida’nın farklılık konsepti Venus’teki şaşırtıcı resim oyunlarını kavramaya yardımcı olacaktır. Madonna’nın anlam yapısına katkıda bulunan hiper metinselliği keşfetmek için metinde yer alan kadının erkek açısından neredeyse kutsal biri olarak görüldüğü ve erkeğe karşı hâkimiyet uyguladığı kadın-erkek ilişki üzerinde durmak gerekmektedir. Bu açıdan bakıldığında Venus’teki çift Madonna’nınki için yapısal bir model teşkil etmektedir. Hiper metinsellik aracılığıyla Madonna’nın çift ilişkisi güçlü bir vurgu kazanmaktadır. Dolayısıyla Michel Foucault’un cinsiyet dispositifine veya kendi dönemine uymadığı için bu ilişkinin yıkıcı potansiyeli açıklığa kavuşur.
Anahtar Sözcükler: Hiper metinsellik, Yapılar, Venus, Madonna, Resimler, différance, Dispositif, Cinsiyet rolleri, Çift ilişkileri.
Der folgende Beitrag befasst sich mit den intertextuellen Bezügen, die Sabahattin Alis Roman Kürk Mantolu Madonna zu Leopold von Sacher-Masochs Novelle Venus im Pelz aufweist. Mit Gérard Genettes Intertextualitätstheorie lässt sich die Madonna als Beispiel der Hypertextualität einordnen. Die Venus ist im Text als eine Art Hintergrundfolie präsent, auf der innovative Änderungen vorgenommen werden, wobei die Strukturen des Vorgängertextes gleichwohl sichtbar bleiben. Indes fallen in der Novelle die wechselseitigen Verweise von nicht weniger als sechs Venusbildern auf, denen im Roman lediglich zwei Madonnenbilder gegenüberstehen, ein Umstand, der einer Klärung bedarf, da die Hypertextualität der Madonna von ihm betroffen ist. Hier erweist sich Jacques Derridas Differenzkonzept als hilfreich, da sich das verwirrende Bilderspiel der Venus damit als differentielles ,Spiel der Zeichen’ fassen lässt. Um zu eruieren, was die hypertextuelle Relation zur Bedeutungskonstitution der Madonna beiträgt, ist es erforderlich, näher auf die Paarbeziehung des Textes einzugehen, in der die Frau einen nahezu heiligen Status für den Mann besitzt und ihm gegenüber Dominanz ausübt. Unter diesem Aspekt erscheint das Paar der Venus für das der Madonna als strukturelles Vorbild. Durch die Hypertextualität erhält also die Paarbeziehung des Romans als solche eine starke Akzentuierung. Mithin wird ihr subversives Potential deutlich, unterläuft sie doch das mit Michel Foucault zu bestimmende Sexualitätsdispositiv ihrer Zeit
Resim Oyunları. Sabahattin Ali’nin ‚Kürk Mantolu Madonna‘ adlı romanı ile Leopold von SacherMasoch’un ‚Venus im Pelz‘ adlı öyküsü arasındaki metinler arası ilişki
Birincil Dil | Almanca |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2015 |
Gönderilme Tarihi | 2 Nisan 2015 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2015 Cilt: 3 Sayı: 1 |
www.gerder.org.tr/diyalog