Üçüncü Abbasi Asrı denince Bağdat’taki merkezî hilafetten emirlik-ler ve devletçiklere geçiş süreci akla gelir. Bu dönem 945/1055 m. yılları arasını kapsamaktadır. Özellikle Bağdat’ta yaklaşık 60 yıl hüküm süren Buveyhîler, bunun yanı sıra bugünkü Suriye topraklarına denk gelen bir coğrafyada adından söz ettiren Hamdâniler başta olmak üzere birtakım emirlikler Abbasilerin üçüncü ve dördüncü dönemlerine damgasını vurmuş ve Abbasi medeniyetini temsil etmiştir.
Üçüncü asırda Abbasi edebiyatı nesirde zirveye çıkmış, fakat bu du-rum hiçbir zaman şiiri gölgelememiş, aksine nesir sanatının gelişimiyle birlikte klasik Arap şiiri de parlak bir dönem yaşamıştır. Çünkü Abbasi devletinin farklı coğrafyalarda emirliklere bölünmesi edebî alanda özel-likle de şiirde herhangi bir kısırlığa yol açmamış aksine şiir unsurlarının farklılık arz ederek daha da gelişme göstermesine neden olmuştur. Çün-kü Buveyhîler, Sâmânîler, Ziyârîler ve Tâhirîler gibi İran ve Türk asıllı Emirlikler bir yandan kendi aralarında, bir yandan da hilafet merkezi olan Bağdat ile edebî ve kültürel alanda bir tür rekabete girişmişler, bu ise dönemin edebî aktivitelerine olumlu bir şekilde yansımış ve Arap şiirinin zenginleşmesine katkı sunmuştur. Üstelik bu dönemde Fars kö-kenli şairlerin Arapça şiir söylemiş olmaları Arap şiirinin konu ve içerik bakımından daha farklı bir eğilim kazanmasına vesile olmuştur.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Dilbilim |
Bölüm | Makale |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 16 Temmuz 2017 |
Gönderilme Tarihi | 20 Mayıs 2017 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2017 Sayı: 7 |
Content of this journal is licensed under a Creative Commons Attribution NonCommercial 4.0 International License