Kamusal alan, vatandaşların siyasi, ekonomik ve toplumsal konuları bir araya gelerek tartışmasına olanak tanıyan bir alan olarak tanımlanmaktadır. Fikir paylaşımı ve bilgi akışına imkân veren kamusal alan ile mümkün olan etkileşime girme imkânı, bireylerin pasif dinleyicilerden potansiyel katılımcılara dönüşmesine olanak tanır. Günümüzde fiziki ortamların yanı sıra dijital ve sanal ortamlar da bireylerin siyasi ve kültürel konuları tartışması için platformlar sağlamaktadır. Bilgi ve iletişim teknolojilerindeki ve yazılım destekli platformlardaki hızlı gelişmeler, kamusal alanın fiziki ortamların yanı sıra dijital ve sanal ortamlara genişlemesine imkân verirken, kamusal alana erişimi de artırmıştır. Web2.0 tabanlı dijital ve sosyal medya platformları kamusal alanı mekânsızlaştırarak erişimi artırırken, büyük teknoloji şirketleri ve kamu kaynaklı kısıtlamaların da etkisi altında bırakmaktadır. Bu kısıtlamalar odağında, dijital iletişim platformlarının merkezi olmayan bir şekilde yönetilmesine imkân veren Web3.0 vizyonu, erişim ve ifade özgürlüğünün olduğu alternatif bir kamusal alanı tartışmaya açmaktadır. Merkeziyetsiz etkileşime imkân veren Web3.0 teknolojisi üzerinde geliştirilen metaverse platformları üzerine yapılan bu araştırmada, bu platformların sağladığı demokratik katılım ve özgür fikir paylaşımı potansiyeli incelenmektedir. Bu makalede, mekânsallığı sanal bir formda geri getirerek sansürsüz katılım ve fikir paylaşımına imkân veren blokzincir tabanlı açık metaverse platformlarının kamusal alan üzerinde tetiklediği yapıcı yıkım üzerine bir tartışma sunulmaktadır.
Kamusal alan dijital iletişim yeni iletişim teknolojileri metaverse web3.0
yok
Yok
Public sphere is defined as an area that allows citizens to discuss collectively political, economic, societal issues. The easy possibility of communicating effectively into the public sphere that allows a flow of information, also allows individuals to reorient themselves from passive readers and listeners to potential speakers and participants in a conversation. Today, in addition to physical environments, digital and virtual environments also provide platforms for individuals to discuss political and cultural issues. Rapid developments in information and communication technologies and software-supported platforms have allowed the public sphere to expand into digital and virtual environments as well as physical environments, while also increasing access to the public sphere. While Web2.0-based digital and social media platforms increase access by decentralizing the public sphere, they are also under the influence of large technology companies and public-sourced restrictions. In the focus of these constraints, the Web3.0 vision, which enables the decentralized management of digital communication platforms, opens up an alternative public sphere with permissionless access and freedom of expression. In this research on metaverse platforms developed on Web3.0 technology that enables decentralized interaction, the potential for democratic participation and free idea sharing provided by these platforms is examined. This article presents a discussion on the constructive destruction triggered on public sphere by blockchain-based open metaverse platforms that bring back spatiality in a virtual form and enable uncensored participation and sharing of ideas.
Public sphere digital communication new communication technologies metaverse web3.0
Yok
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | ARAŞTIRMA MAKALELERİ |
Yazarlar | |
Proje Numarası | Yok |
Yayımlanma Tarihi | 27 Nisan 2023 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Sayı: 76 |
Dergimiz EBSCOhost, ULAKBİM/Sosyal Bilimler Veri Tabanında, SOBİAD ve Türk Eğitim İndeksi'nde yer alan uluslararası hakemli bir dergidir.