This article aims to address the following questions: What form does the representation of the banlieues imaginary take in contemporary French literature, and what position does it occupy within the literary field? Can we speak of a new form of mimesis of reality? To explore these questions, three works have been selected from contemporary French literature that represent this imaginary, each written by a different author: Lydie Salvayre’s Les belles Âmes (2000), Olivier Adam’s Les Lisières (2012) and Mahir Guven’s Grand frère (2017). This selection allows for a sufficiently diverse range of works and author profiles, offering relevant insights. The article will begin by analyzing the media portrayal of the banlieues in France and the collective imaginary constructed around this space. It will then analyze how contemporary novels, including those in our corpus, reconnect fictional narrative with social reality by attempting to "heal" from the antinarrativism of modernity. It will also address the concept of engaged realism present in the three novels, focusing on the question of legitimacy in writing about, for, and on behalf of the banlieues. A final section will be dedicated to the techniques of realism in the corpus, through an analysis of these narrative techniques in the three novels. The conclusion will summarize our research and present observations regarding the answer to the question of the presence of a new peri-urban realism in contemporary French literature.
Banlieues Realism Narrative analysis Contemporary french literature
Bu makale şu sorulara yanıt vermeyi amaçlamaktadır: Fransız çağdaş edebiyatında banliyölerin edebi temsili ne şekilde ele alınmakta ve edebi alanda nasıl bir konumda bulunmaktadır? Gerçekliğin yeni bir mimesisinden söz edebilir miyiz? Bu soruları cevaplamak için, bu edebi temsili gerçekleştiren üç farklı Fransız çağdaş yazarın üç romanı seçilmiştir: Lydie Salvayre’nin Les belles Âmes (2000), Olivier Adam’ın Les Lisières (2012) ve Mahir Guven’in Grand frère (2017). Bu seçkide eserlerin ve yazar profillerinin yeterince farklı olması çeşitli çıkarımların sunulmasını sağlayacaktır. Makale, Fransa’da banliyölerin medyadaki temsili ve bu mekân etrafında inşa edilen kolektif bilinç ile ilgili bir analiz ile başlayacaktır. Ardından, edebi tür olarak Fransız romanının, modernliğin “antinarrativizminden” “iyileşmeye” çalışarak nasıl sosyal gerçeklikle yeniden bağlantı kurduğunu, özellikle ele aldığımız eserlerdeki anlatı teknikleriyle inceleyecektir. Ayrıca, üç romanda var olan ‘angaje realizm’ kavramını, banliyöler hakkında yazma “meşruiyeti” üzerine odaklanarak ele alacaktır. Son bölümde, üç romanda yer alan bu gerçekçilik tekniklerinin bir çözümlemesini sunarak, eserlerde kullanılan gerçekçi anlatı yöntemlerine odaklanılacaktır. Sonuç kısmında ise, araştırmamız özetlenecektir ve çağdaş Fransız edebiyatında yeni bir banliyö realizminin varlığına dair verilen yanıtlar hakkında gözlemler sunulacaktır. Bu eserlerdeki banliyönun edebi temsili özellikle önemlidir çünkü bu bölgeler hakkında, bu bölgeleri yakından tanıyan kişiler tarafından ve banliyöyü yaftalayan, banliyö sakinleri hakkında olumsuz kolektif bilinci oluşturan medya ve siyasi söyleme karşı bir söylem üretilmesine olanak tanır.
Banliyö Gerçekçilik Anlatı çözümlemesi Çağdaş fransız edebiyatı
Birincil Dil | İngilizce |
---|---|
Konular | Fransız Dili, Edebiyatı ve Kültürü |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 18 Aralık 2024 |
Yayımlanma Tarihi | |
Gönderilme Tarihi | 23 Ekim 2024 |
Kabul Tarihi | 28 Kasım 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 64 Sayı: 2 |
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi - dtcfdergisi@ankara.edu.tr
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.