Günümüz teknolojilerinin hızla ilerlemesi ve dijital dönüşüm süreçlerinin yaygınlaşmasıyla birlikte anonim şirketler, genel kurul toplantılarını yalnızca fiziki ortamda değil, elektronik ortamda da yapabilme imkânına kavuşmuştur.  Bu imkân, uluslararası ve geniş hissedar yapısına sahip şirketlerde toplantılara katılım oranlarını arttırarak yönetim süreçlerinin daha erişilebilir kılmıştır. Ancak, COVID-19 pandemisi sonrası, şirketlerin hibrit ve sanal genel kurula yönelmesi, pay sahipliği haklarının etkin biçimde kullanımı ve genel kurul kararlarının geçerliliği bağlamında normatif belirsizlikler doğurmuş ve mevzuatın yeniden yapılandırılmasını gündeme getirmiştir. 
Bu gelişmeler doğrultusunda çalışmamızda; Türk Ticaret Kanunu’nun mehâzı olan Alman hukuku temel alınarak, sanal genel kurul uygulamaları ve sanal genel kurul uygulamalarına özgü hükümsüzlük halleri ele alınmıştır. Türk hukukunda genel kurulun tamamen sanal ortamda gerçekleştirilmesinin mümkün olup olmadığı sorusu ele alınarak, her iki hukuk sisteminin konuya ilişkin güçlü ve zayıf yönleri karşılaştırmalı hukuk yöntemiyle ortaya konulmuştur. Son olarak, Türk hukukunda sanal/hibrit genel kurul kararlarının hükümsüzlüğüne ilişkin normatif boşlukların giderilmesine yönelik çözüm önerileri sunulmuştur.
Sanal genel kurul hibrit genel kurul yokluk butlan iptal edilebilirlik AktG TTK
With the rapid advancement of today’s technologies and the widespread adoption of digital transformation processes, joint-stock companies have gained the ability to hold general assembly meetings not only in physical settings but also in electronic environments. This possibility has increased participation rates in meetings, especially in companies with international and extensive shareholder structures, making management processes more accessible. However, following the COVID-19 pandemic, the shift of companies towards hybrid and virtual general assemblies has created normative uncertainties regarding the effective exercise of shareholder rights and the validity of general assembly resolutions, bringing the restructuring of legislation to the agenda.
In line with these developments, this study addresses virtual general assembly practices and the nullity grounds specific to virtual general assemblies, based on German law as the source of the Turkish Commercial Code. The question of whether it is possible under Turkish law to hold a general assembly entirely in a virtual environment is examined, and the strengths and weaknesses of both legal systems on this issue are revealed using the comparative law method. Finally, solution proposals are presented to address the normative gaps concerning the invalidity of virtual/hybrid general assembly resolutions in Turkish law.
Virtual general assembly hybrid general assembly nullity ınvalidity annulability AktG TCC
| Birincil Dil | Türkçe | 
|---|---|
| Konular | Bilişim ve Teknoloji Hukuku | 
| Bölüm | Özel Hukuk | 
| Yazarlar | |
| Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2025 | 
| Gönderilme Tarihi | 16 Ocak 2025 | 
| Kabul Tarihi | 20 Haziran 2025 | 
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 30 Sayı: 52 |