altında, sanatın en önemli dalının politika olduğunu söyleyen Yunan filozofu Aristoteles’in politika ile sanat arasında kurduğu bağlantının üzerinde durulmakta, Karl Marx’ın, sembollerin objektif olmaktan uzak sübjektif tanımlamalar olduğu düşüncesine atıf yapılmaktır. Ardından J. Thompson’un, politik kültürün merkezinin ideolojiler tarafından oluşturulduğu ve bu ideolojilerin de semboller vasıtasıyla aktarıldığı yönündeki düşüncesi değerlendirilmekte, P. Tillich’ten hareketle, sembollerin, kolektif bilinçaltı sayesinde kabul göreceği, sosyal toplulukların kolektif bilinçaltı tarafından
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | KİTAP TANITIMLARI |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Haziran 2009 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2009 Cilt: 24 Sayı: 1 |