İnsanlık tarihine XX. yüzyılda trajik bir iz bırakmış olan Hitler, fikirleri ve
uygulamalarıyla günümüzde bile pek çok araştımaya konu olmaya devam etmektedir. Almanya’da 1933 yılında iktidara gelen Hitler, on iki yıl süren totaliter bir
rejimi kurmuş; benimsediği ırkçı politikaların sonucunda, İkinci Dünya Savaşının
çıkmasına sebep olmuş ve milyonlarca insana soykırım uygulamıştır. Bu çalışmamızda Hitler ve Nazilerin çevre algısı, ekolojik görüşleri ve bu alandaki uygulamaları ele alınacaktır. Nazi ekolojisinin temel dayanakları, bu anlayışı besleyen fikir
akımları ve kaynakları incelenerek Hitler’in doğaya, insana ve diğer canlılara bakış
açısı ve ekoloji anlayışı analiz edilmeye çalışılacaktır. Hitler, öjenist yaklaşımlarla, Alman ırkını ıslah etmeye yönelerek, toplumdan hasta ve sakatları ayıklamaya
uğraşırken, öte yandan doğayla ilgili düşünce ve uygulamalarıyla ekoloji tarihinde
önemli bir yere sahip olduğunu göstermiştir. Onun, bir yandan doğaya hassasiyetle eğilip; öte taraftan soykırım gerçekleştirerek insanlık suçu işlemesi tezat teşkil etmiştir. Hitler, dünyanın tanık olduğu portresiyle çelişen bir incelikle doğaya
ihtimam göstermiş, birçoğu tarihte ilk kez gerçekleştirilen doğayla ilgili pek çok
yasa da Reichstag’ta çoğunluğu ele geçiren Nazilerin Nasyonal Sosyalist İşçi Partisi
tarafından çıkarılmıştır. Hitler ve Naziler, hayvan haklarını kesin bir tavırla savunmuşlar, ilk defa organik tarım tekniklerini desteklemişler, bunun için yasal düzenlemeler yapma yoluna gitmişlerdir. Bu tutumlarıyla da “insan düşmanı ve doğa dostu” şeklinde nitelendirilmekten kurtulamamışlardır. Dünyaca “faşist” diye kabul edilen Hitler’in
romantik doğa algısı ile doğa koruma yasalarını çıkarması, doğaya dönüş söylemleri çerçevesinde “köycülük” akımı başlatmış olması da ilk bakışta şaşırtıcı görünmektedir. Ancak, ekolojik konulara eğilmenin doğasındaki akıl dışı olana önem
verme ve sezgilerle hareket ederek insanı geri plana atıp doğayı yeniden düzenleme
amacının böylesi bir zıtlığa yol açtığı düşünülmektedir. Ayrıca, ekolojik düşüncenin temelinde doğayı ilke haline getiren insanın ilkel dürtülerine dönmesi ve totaliter hareketlere yönelmesinin potansiyel olarak varlığına da dikkat çekilmektedir.
Bu çerçeveden bakıldığında insanlık suçu işleyen, insan sevmez tutumuyla bilinen
Naziler, totalirizm ile ekolojik duyarlılığı aynı potada eritebilmiş; insanları acımasızca yok ederken, aynı zamanda doğayı korumaya yönelik adımları atıp, hayvan
haklarının samimi savunucusu olabilmiştir. Akılcılığı bir kenara iten bu anlayışın
yanı sıra Nazi Ekolojisinde milliyetçi motiflerle süslenen “romantik bir doğa algısı
ile doğa yasalarına boyun eğen bir insan anlayışı” şeklinde özetlenebilecek bir tablodan söz etmek mümkündür.
Anahtar sözcükler: Hitler, Nazi Ekolojisi, totalirizm, çevre koruma, hayvan
hakları.
Abstract
Hitler, who left a tragic trail on the history of humanity in the 20th century,
continues to be the subject of much research even today with his ideas and practices. Hitler, who came to power in Germany in 1933, established a totalitarian
regime that lasted for twelve years; as a result of the racist policies he adopted, he
gave way to the outbreak of the Second World War and practiced genocide against
millions of people. In this study, Hitler and Nazi’s environmental perception, ecological views and applications in these fields will be discussed. The main bases of
Nazi ecology, the currents of ideas and resources that nurture this understanding
will be examined and an attempt will be made to analyze Hitler’s points of view
concerning nature, human and other animate items.
On the one hand, regenerating the German race by eugenic approaches, on the
one hand, trying to remove the sick and injured people from the society, Hitler has
shown that he has an important place in the history of ecology with his ideas and
practices about nature. His leaning on nature with sensitivity on the one hand and
committing crime of humanity through genocide on the other hand, form a contradiction. Hitler has taken care of nature with a grace that contradicts his portrayal
the world witnesses, many laws of nature, many of which were first carried out in
history, were issued by the Nazi National Socialist Workers’ Party, which seized
majority in Reichstag. Hitler and the Nazis advocated animal rights with a definite
plea, for the first time they supported organic farming techniques, and tried to make legal regulations for these. With these attitudes, they cannot escape being
described as “human enemy and nature friend”.
It seems surprising, at first glance, that Hitler, who is considered to be a “fascist”
in the world, has enacted the nature conservation laws with the romantic nature
sense and started the “peasantry” movement in the framework of turning to the nature. It is thought, however, that such an opposition is due to attaching importance
to the irrational nature of ecological issues and to reorganize nature by acting with
intuition and putting people into back burner. It also draws attention to the potential presence of the return of the human being who makes nature a principle, to the
primitive urge and the orientation towards totalitarian movements, on the basis of
ecological thinking. When viewed from this frame, the Nazis, who are known for
their crimes against humanity and who do not like human beings, can have melted
totalitarianism and ecological sensitivity in the same pot; while destroying human
beings mercilessly, they were taking steps to protect nature and becoming the sincere advocate of animal rights at the same time. In addition to this understanding
that pushes rationality to aside, it is possible to talk about a picture which can be
summarized as “a romantic sense of nature and a human understanding submitting to natural laws” adorned with nationalistic motives in Nazi Ecology.
Keywords: Hitler, Nazi Ecology, Totalirism, environmental protection, animal
rights
Hitler Nazi Ekolojisi totalirizm çevre koruma hayvan hakları
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Eğitim ve Toplum Sayı 19 [tr] |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 15 Nisan 2018 |
Gönderilme Tarihi | 26 Ocak 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Cilt: 7 Sayı: 19 |
Eğitim Bilimleri ve Sosyal Bilimler alanında Türkçe makale yayınlamaktadır. Dergi basılı olarak Türkiye ve yurt dışındaki kütüphanelere ulaşmakta, elektronik nüshası ise pek çok index tarafından taranmaktadır.