Classical kemençe, which was introduced to Classical Turkish Music in the 19th century, is an instrument that is difficult to perform and whose learning process can spread over a longer period of time compared to other instruments. This study was conducted in the context of the inclusion of the Suzidilara makam in the training process of the instrument by addressing the issue of vocalizing the maqams rather than the technical difficulties encountered in the training of the instrument. In this direction, exercises were created based on the works of Selim III, who composed the Suzidilara makam. The training of instruments belonging to Classical Turkish Music is not only limited to overcoming technical difficulties, but is also directly related to the perception of the sound world of the maqams that make up the music. In this context, it is aimed that the exercises prepared for the performer candidates who are at the stage of learning the instrument for classical kemençe will play an important role in the process of getting acquainted with the characteristic sound world of the makam. Considering that the most important and unique aspect of Classical Turkish Music is the maqams it contains and the sounds specific to them, that is, the pitches, the primary issues that a performer who is learning the classical kemençe should pay attention to are the pitches and their correct vocalization. It is thought that the exercises prepared within the scope of the study will be both instructive and will contribute positively to the process for the student.
Klasik Türk Müziği’ne 19. yüzyılda dahil olan klasik kemençe, icrası zor, öğrenme süreci diğer çalgılara kıyasla daha uzun bir zamana yayılabilen bir çalgıdır. Bu çalışma, çalgının eğitiminde karşılaşılan teknik zorluklardan ziyade, makamların seslendirilmesi konusunu ele alarak, Sûzidilârâ makamının çalgının eğitim sürecine dahil edilmesi bağlamında yapılmıştır. Bu doğrultuda, Sûzidilârâ makamını terkip eden III. Selim’e ait eserler temel alınarak alıştırmalar oluşturulmuştur. Klasik Türk Müziği’ne ait çalgıların eğitimi, sadece teknik zorlukları aşmakla sınırlı değil, aynı zamanda müziği oluşturan makamların ses dünyasının algılanmasıyla da doğrudan ilişkilidir. Bu bağlamda klasik kemençe için çalgıyı öğrenme aşamasında olan icracı adaylarına yönelik hazırlanmış alıştırmaların, makamın karakteristik ses dünyasıyla tanışılması sürecinde önemli bir rol oynaması hedeflenmiştir. Klasik Türk Müziği’nin en önemli ve kendine özgü yanının, barındırdığı makamlar ve onlara özgü sesler yani perdeler olduğu düşünülürse, klasik kemençeyi öğrenmekte olan bir icracının özen göstermesi gereken öncelikli konular, perdeler ve onların doğru bir şekilde seslendirilmesidir. Çalışma kapsamında hazırlanan alıştırmaların hem öğretici olacağı hem de öğrenci açısından sürece olumlu yönde katkılar sağlayacağı düşünülmektedir.
| Birincil Dil | Türkçe |
|---|---|
| Konular | Performans Sanatları (Diğer) |
| Bölüm | Makaleler |
| Yazarlar | |
| Erken Görünüm Tarihi | 30 Haziran 2025 |
| Yayımlanma Tarihi | 30 Haziran 2025 |
| Gönderilme Tarihi | 18 Mart 2025 |
| Kabul Tarihi | 20 Haziran 2025 |
| Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Sayı: 26 |
Eurasian Journal of Music and Dance