Öz
Türkiye, 1980’li yıllara 24 Ocak 1980 istikrar programı ile temel stratejiler belirleyerek girmiştir. Bu stratejiler; arz-talep dengesini sağlamak, kamu açıklarım en düşük seviyeye indirmek,özel kesim girişimciliğini etkin bir hale getirmek,ekonomiye olan devlet müdahalesini en aza indirmek, serbest piyasanın işleyişim sağlamak, ödemeler dengesini kurmak ve ekonomiyi dış rekabete açmaktan oluşmaktadır. 1987 've kadar bir ölçüde gerçekleştirilen bu stratejiler ile ihracat artmış, reel büyüme hızı yükselmiş ve işsizlik düşmüştür. Fakat dış borçlar 16 milyar dolardan 40 milyar dolara 1997 yılında da 87 milyar dolara yükselmiştir.
1988 yılından sonra sürekli artan enflasyon ülke ekonomisi üzerinde bir baskı oluşturmuştur. Yine 1980’li yıllardan itibaren süre gelen dış borçlanma 1988’den soma da hızla artmıştır. Bu dönemde kamu gelirlerinin arttınlamamasma karşılık kamu harcamaları da kontrol altına alınamadığı gibi sürekli olarak da artmıştır. Bunun sonucu kamu giderleri de normal kamu gelirleriyle karşılanamayınca,yüksek faizli iç ve dış borçlanmaya başvurulmuş ve bu gelişmeler devleti bir kısır döngüye sokmuştur.
Aynca körfez savaşı sonrasında petrol boru hattının devre dışı bırakılması, Türkiye’nin gelir kaynaklannın azalmasına yol açmıştır. Kuzey İrak’taki otorite boşluğu Güney-doğu’da terörün tırmanmasına neden olmuş ve savunma harcamalarının yükselmesine yol açarak bütçe dengesini bozmuştur. Bu da enflasyonun yükselmesine yol açmıştır. Bütün bu olgular iktidarı 5 Nisan Kararlan’m almaya zorlamıştır. Bu istikrar tedbirlerinin temel amacı,kısa vadede fiyat istikrarım sağlamak,enflasyonu aşağı çekmektir. 5 Nisan İstikrar Programı çerçevesinde KİT ürünlerine yüksek oranda zamlar yapılmış, döviz alım-satımı serbest piyasa koşullarında gerçekleştirilebilecek olan arz-talep koşullarına bırakılmış, faiz oranları yükseltilerek döviz kurlarının yükselme eğilimi durdurulmak istenmiştir. Kamu gelir-giderlen dengesini kurmak için devlet bütçede yaygın ve katı bir tasarruf uygulamasına başlamışta. Bütün bunlara rağmen uygulamaya konulan istikrar programlarından başarı elde edilememiştir.
İstikrar programlarından beklenen başarının elde edilebilmesi için uygulanan programlarda sapmalara meydan verilmemeli,halka benimsetilmek ve güveni tesis edecek şekilde uygulamaya konulmalıdır. Aksi takdirde beklenen sonuca ulaşmak mümkün değildir.