1970’lere kadar exojen kalkınma yaklaşımı, bölgesel kalkınmada hakim model konumundaydı. Bu anlayış çerçevesinde kalkınmanın, “kalkınma kutupları” olgusunda olduğu gibi, gelişmiş bölgelerden az gelişmiş yada geri kalmış bölgelere doğru yayılma göstereceği kabul görmüştür. 1970’li yılların sonlarına doğru bu tür modeller, bölgelerin sürdürülebilir kalkınmasını desteklemediği için terk edilmeye başlanmış, büyük ölçüde yerel kaynaklara dayalı, yerel aktör ve dinamikler tarafından gerçekleştirilen ve sürdürülen bir kalkınma anlayışı olarak tanımlanabilen endojen kalkınma yaklaşımı ön plana çıkmıştır. Bu yaklaşımın temel dinamikleri arasında yerel üretim sistemleri, şehir sistemleri ve yenilikçi çevre önemli bir yer tutmaktadır. Bu çalışmada söz konusu dinamikler ayrıntılı ele alındığı gibi, aralarındaki etkileşimler üzerinde de durulmaktadır
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 1 Ocak 2005 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2005 Sayı: 24 |
ERÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi 2021 | iibfdergi@erciyes.edu.tr
Bu eser Creative Commons Atıf-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.